Dört maçlık kazanamama serisini 2-1’lik Bodrum FK galibiyetiyle sonlandıran Ahlatcı Çorum FK, play-off için umut tazeledi. Ancak, galibiyete rağmen keyifli bir maç olduğunu söyleyemeyeceğim.

Sakaryaspor yenilgisiyle haftalar sonra play-off potasının dışında kalan Ahlatcı Çorum FK, Bodrum’la belki de sezonun kırılma maçını oynadı. Ligin zor gol yiyen takımlarından Bodrum FK’ya karşı pozisyon bulmakta zorlanan Çorum temsilcisi, buna karşılık fazla pozisyon da vermedi. Sıkıcı geçen maçta tüm goller de duran toptan geldi zaten.

11.dakikada, Thomas’ın penaltıdan attığı golle skordaki denge bozulmasa eminim daha sıkıcı bir maç olacaktı. İlk yarının son bölümlerinde beraberlik golü için ataklarını sıklaştıran Bodrum FK, 40.dakikada, duran top organizasyonunda, ceza sahasına yapılan ortada Musah Mohammed’in topu kafayla ağlara göndermesi sonucu beraberliği sağladı. Çorum FK’nın duran toplardaki zaafı bu golde bir kez daha net bir şekilde görüldü.

İkinci yarının genelinde de maç orta alan mücadelesi şeklinde geçti. İki takımın da her an gol atacak görüntüden uzak oynadığı maçta gol yine duran toptan geldi. 81.dakikada bu kez Nalepa penaltıyı gole çevirerek Ahlatcı Çorum FK’yı öne geçiren oyuncu oldu.

Penaltıyı yaptıran Eren’in ısrarla “ben kullanacağım” havasındaki tutumuna taraftar da “Eren” diye tempo tutunca, ortaya hoş olmayan görüntüler çıktı. Eren uzattıkça uzattı olayı. Eren değil, ergen hareketler izledik resmen. Doğrusu, bu durumu çok yadırgadım, yakışmadı. Ekranlara da yansıdı, resmen küfrediyor. Daha önce de vukuatları var. Birinin dur demesi lazım. Yetenekli olması haddini aşması tavizini vermez. “Yetenek insanı şöhret yapar, karakter ise efsane” diyor Muhammed Ali. Bilmem anlayabiliyor musun Eren? Hele de canlı yayınlanan bir maçta bu tür olaylar hem kulübe, hem de oyuncuya zarar verir. Burada önemli olan oyuncunun gol atması değil, takımın galip gelmesidir. Kimin gol attığının hiçbir önemi yoktur.

Sonuç itibariyle, izleyenlerin keyif almadığı ama sonucunun özellikle Ahlatcı Çorum FK açısından büyük önem taşıdığı maçta istediğini alan taraf Çorum temsilcisi oldu. Bu galibiyetle play-off umutları tazelendi. Ama altını çizerek söylüyorum, oyuna değil, sonuca sevindik. Sezonun kırılma maçında böyle oyun olmaz. Hele maçtan sonraki görüntü hiç olmaz!

Ara transfer döneminin son gününde kadroya dahil edilen Fransız stoper Loick Landre ilk kez süre aldı. Doğrusu, çok beğendim. Hem tecrübeli, hem hızlı, hem de çok soğukkanlı.

Eren’in ergen tavırlarının yanında galibiyete rağmen maçtan sonra sadece 7-8 futbolcunun tribünlere gitmesi de hoş olmadı. Diğer oyuncular direkt soyunma odasının yolunu tuttu. Dışarıdan bakınca huzursuz, mutsuz bir takım görüntüsü verildi. Zaman zaman taraftarı eleştiriyoruz. Tribünler boş kalıyor, coşku yok diyoruz ama bu durumda oyuncuyu da eleştiririm. Taraftarı küstüremezsiniz kardeşim. İnsanlar yeri geliyor binlerce kilometre yol katedip peşinizden geliyor. Sonuç ne olursa olsun, tribünlere çağrıldığınızda gitmelisiniz.

Maçtan sonra, Bodrum FK teknik direktörü İsmet Taşdemir’in hakemlerle ilgili serzenişi vardı. Kastettiği pozisyonları tekrar tekrar izledikten sonra haklılık payının olduğunu gördüm. İki pozisyon var İsmet Hoca’nın dikkat çektiği. VAR olmazsa su götürecek pozisyonlar ama VAR en azından orta hakemi izlemeye çağırmıyorsa, insanın aklı bulanıyor haliyle.

Maalesef hakemler genel olarak iyi değiller. VAR’a rağmen neredeyse her maçta sonucu etkileyecek kararlar görmek mümkün. Dün Ahlatcı Çorum FK aleyhineydi, bugün Bodrum, yarın bir başka takım. Nasıl ki hakemler MHK’ye ve TFF’ye güvenemedikleri için idare etme yoluna gidiyorlarsa, kulüpler de hakemlere güvenmiyor. Olan da yine kulüplere oluyor. Balık baştan kokar misali, sorunun çözümüne TFF’den, MHK’den başlamak lazım. Ama öncesinde bu kurumları siyasetten arındırmak şart. Yoksa kim gelirse gelsin aynı düzen devam eder.

Bu hafta, Bandırmaspor’la oynanacak maç da en az Bodrum FK maçı kadar önemli ve kritik. Aslında her maç kritik artık. Ben yine söylüyorum, Ahlatcı Çorum FK her şeye rağmen sezonu play-off potasında bitirecek kalite ve kapasiteye sahip.