Meslek hayatının başından beri hep Çorum’un gelişmesi, kalkınması için elinden gelen çabayı gösterdiğini, “sanayi kenti Çorum”un yanı sıra, eğitim, sağlık, spor, turizm alanlarında da  bölgesinin merkezi bir Çorum arzu ettiğini, özellikle de “kültür-sanat kenti Çorum” düşleri kurduğunu anlatan Yolyapar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çorum, Hitit uygarlığı gibi muhteşem bir tarih hazinesine sahip. Uygarlık başkenti olmanın avantajıyla kültür kenti olmayı hak ediyor. Bu konuda Valimizin ve Belediye Başkanımızın yaklaşımlarını son derece takdir ediyorum. Çorum’un bir özelliği de, çok zengin bir halk kültürü birikimine sahip oluşu. Aşık Borani de Çorum’un bu zenginliğinin somut örneklerinden biri. Çorumlular buna inanırlarsa, Hitit başta olmak üzere tarih zenginliklerimizle halk kültürümüzü birleştirip, Çorum’u kültür ve sanat kenti haline getirebiliriz.”
Duayen gazeteci Mehmet Yolyapar, Aşık Borani ile tanışmalarını da şöyle anlattı:
“1970 yılında Çorum Ekspres Gazetesi’nde muhabir olarak mesleğe ilk adımımı attım. Belediye’nin arkasında, bir yanında İpiçürüğün berber dükkanı, diğer yanında Musa’nın Tekel Bayii olan, küçük bir yazıhane ve matbaa…İlk yazı işleri müdürüm rahmetli Orhan Çöplü, matbaa müdürü rahmetli Orhan Berker…”
“Aşık Borani’nin şiirleri Çorum Ekspres’te yayınlanırdı. Ben kendisini Çorum Ekspres’te tanıdım. Sonradan Çorum Senatörü olan rahmetli Abdullah Ercan da sıkça gelirdi, Borani’nin gelişlerinde kendisiyle şiir üzerine konuşurdu. Ben de, genç bir muhabir olarak kıyısından köşesinden sohbete katılırdım. Tabii Abdullah abi tam bir filozoftu. Borani’nin güçlü ozanlığını da o zaman farkettim.”
“Sonraki yıllarda çok sık görüşemedik, ama kültür hayatının içinde insanlar olarak dostluğumuz hep devam etti. O büyük ozanın anısı önünde saygıyla eğiliyorum.” 
(Haber Merkezi)
 

Editör: TE Bilisim