Samsun Mimarlar Odası,

İstanbul Mimarlar Odası,

Aydın Üniversitesi Afet Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi, tüm İnşaat Mühendisleri Odası gibi konunun uzmanı olanlar uyarmış,

“orası dere yatağı, sakın ola ki imara açıp, insanların ölümüne sebep olmayın” diye.

Hatta,

Karadeniz bölgesinin sel, heyelan incelemeleri başlığında bir rapor hazırlanıp, başta Samsun Belediye Başkanlığı, Başbakanlık, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, olmak üzere TOKİ yetkililerine ulaştırılmış.

Adı ne  güzel…

Kuzey yıldızı!

Üstelik,

İki derenin orta yerinde tabak gibi bir arsanın adı Kuzey Yıldızı.

Önce Allah’a

Sonra devlete emanet!..

Devlet diyor ki; (ki devlet hükümet oluyor bu durumda!) 

-Toplamda 500 milyon (eski parayla 500 trilyon) liraya mal olacak. İçerisinde okullar, camiler, ticaret merkezleri, sinemalar, alış veriş merkezleri, parklar, yüzme havuzları da olan yeni bir şehir, yeni bir Samsun yaratıyorum,

Kim yaşamak istemez ki böylesi çağdaş, her imkânın,  hizmetin  ayaklar  altına serildiği bir bölgede.

Hiçbir riski yok,

Çünkü,

Çağrıyı yapanlar, koca koca devlet yöneticileri,

Üstelik hepsi yalandan, riyadan, afiden uzak, hepsi abdestinde-namazında…

Sunulan imkan da mükemmel.

İmkânı olan balıklama atlamış. Tıpkı Çorum’da, Kırıkkale’de, Ankara’da, Çankırı’da, Kayseri’de ve yurdun her yöresinde olduğu gibi.

Başta Belediye Başkanı, Çevre ve Şehircilik Bakanı, TOKİ yetkilileri olmak üzere araştırmadan, soruşturmadan, herhangi bir mühendislik çalışması yapmadan sakat bir durum olsa çağırır mı gariban vatandaşı ölümün kucağına.

Kim oluyormuş, mimarlar odası,

Kim oluyormuş mühendisler odası. Bir de laf çıkarmışlar;  “kocalığında genç avrat alan el için, dere yatağına ev yapan sel için” diye…

Yalancılar, çekemezciler.

Bunların hepsi maksatlı sözler,  ideolojik yapılaşmalar.

Böylesi lafı çıkaranlar da, bu konuda olumsuz rapor hazırlayanların tamamı da, kuvvetle muhtemel Ergenekoncu.

O da değilse, Oda TV’ci olmaları kaçınılmazdır.

Şayet ortada inanılacak-güvenilecek-itibar edilecek birileri olacaksa bu memlekette,  elbette bu hükümetin ve devletin ulvi yöneticileri olacak.

Millet de öyle yapmış zaten…

Sonuç,

Yarısı çocuk oniki ölü…

Sonra da,

Vatan sağ olsun sözcükleri, öyle mi?

Her Gününüz Güzel Olsun.