Varlık Fonu’nun âdeta bir ipotek listesine dönüştüğünü belirten Faruk Cıdık, “Ülkemizin birikimleri bu Fon maharetiyle bundan sonra borçlara karşı teminat olarak gösterilecek.” dedi.

SP İl Başkanı Faruk Cıdık konuya ilişkin yaptığı açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:

“Ülkenin en büyük kamu kuruluşları tek tek Varlık Fonu’na devrediliyor. Aslında bu kanun geçen yıl çıktı. Biraz da 15 Temmuz’un hengâmesi arasına denk geldiği için ne yazık ki Meclis’te de doğru dürüst bir görüşme sahnelenemedi. Fon deyince aklımıza nakit kaynak gelir. Onun için de varlık fonları, bütçesi fazla veren veya çok kıymetli madenleri olup da bunu pazarlayan böylece elinde ne yapacağını bilmediği nakit kaynağı ülkeler bunu oluşturuyor. Elimizde petrol var, gelir sağlıyoruz ne yapacağız. Madenlerimiz var, gelir sağlıyoruz, ne yapacağız. Hep bu esasa dayanmıştır. Dünyada ilk defa böyle bir imkânı olmadan böyle bir fon oluşturuluyor. Bu bir fon değil, maalesef iflas etmiş ülkenin bu güne kadar ki birikimlerini bundan sonra alacakları borçlara karşı teminat olarak göstermek hatta ve hatta ipotek etmek anlamına geliyor. Ortada Fon diye bir şey yok.”

Varlık Fonu’nun yönetim ve işleyişine dair de eleştiriler getiren Faruk Cıdık, denetim mekanizmasının saf dışı bırakıldığını iddia ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Daha bu Fon’a nelerin katılacağı da belli değil. Hükümet maalesef yeni oluşturduğu her müessese ve kurumda denetimi saf dışı etmeye çalışıyor. Efendim, denetim var. Sen kendi kendine bir denetim yapıyorsan ben buna denetim diyemem ki. Bizde kurulu müesseslerimiz var. En önemlisi Sayıştay’dır. Osmanlı döneminden kalmıştır. Bir kurumu Sayıştay denetiminden uzak tutuyorsanız, o zaman ciddi manada orada bir denetim olduğunu söylemek mümkün olmaz.”

Ziraat Bankası, BOTAŞ, Türkiye Petrolleri, PTT, Borsa İstanbul, Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV, Eti Maden İşletmeleri ve ÇAYKUR’un Fon’a devredilmesini sert bir dille eleştiren SP İl Başkanı Faruk Cıdık, “Bu liste hangi müesseslerimizin, yarın alacağımız borçlara karşı teminat olarak gösterileceğinin listesi gibidir. Bunun adı Fon değil, borçlar için ipotek edilecek malların teminat listesidir. Yarın bu Fon’un kapsamı içine hangi kurumların gireceğini kimse bilmiyor. Meselâ, dünyadaki en büyük bor rezervi Türkiye’de. Özelleştirilmemesi için kanunlar var. Şimdi ne olacak? Bor madenlerinin buraya devredildiğini düşünelim. Yeri gelecek tek kelime edilmeden bor madenleri başkalarına tahsis edilebilecek, peşkeş çekilebilecek. Kimsenin ruhu da duymayacak. Böyle bir çalışmaya rıza göstermemiz mümkün değil. Bu Fon ancak düzgün kullanılırsa fayda getirebilir. Bu da hükümetin ekonomi politikalarını sil baştan yeniden tanzim etmesi şartıyla mümkün olabilir. Yani artık parayı toprağa gömmekten vazgeçerlerse, yeni alacakları borçları o borcu ödeyecek olan yatırımlara tahsis ederlerse o zaman bu Fon, faydalı bir fon olabilir. Hükümet, Varlık Fonu’nun düzgün işletilmesini ümit ederim ki sağlar. Eğer bunu sağlamazsa, ülkede kıymet verdiğimiz ne varsa korkarım ki tamamen elimizden çıkar.” ifadelerini kullandı.

(Recep SERBES)

Editör: TE Bilisim