Konuya ilişkin açıklamada şöyle denildi:
“Halkevleri, bu halka ait 86 yıllık onurlu bir tarih ve gelecektir. 
Halkevleri, bu memleketin tüm ilerici birikiminin, düşünceyle, sanatla, kültürle yarattığı aydınlanma değerleri; halkın yüzlerce yıllık tebaadan yurttaşlığa geçiş mücadelesidir. Bu halk yarattığı hiçbir zenginlikten vazgeçmeyecek, kimsenin tebaası olmayacaktır! 
Halkevleri, eğitimden sağlığa, barınmadan enerjiye halkın hakları, insanca yaşam mücadelesi, ülkenin dört bir yanında doğanın ve kentlerin korunması mücadelesidir.
Halkevleri  Van Depreminde Çocuk Evi, Soma’da Madenci Evi, Dikmen’de Barınma Hakkı Bürosudur. Bu halk, haklarını savunmaktan, doğasını, yaşamını korumaktan vazgeçmeyecektir! 
Halkevleri, kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesi, çocukların özgürce yaşama ve mutluluk hakkının savunulmasıdır. Kadınlar kimseye itaat etmeyecek, bu halk çocuklarının mutluluğunu, güvenliğini koruyacaktır! 
Halkevleri, laiklik, eşitlik, özgürlük ve barıştır! Kimsenin kuşkusu olmasın, bu halk bu değerler için her zaman mücadele etmeye devam edecektir. 
Halkevleri, 1950’in baskı rejiminin, 12 Mart faşizminin, 12 Eylül faşizminin hedefi oldu, dimdik ayakta kaldı. Çünkü Halkevleri halktır, memlekettir! 
Memleket ve toplumsal muhalefet  son dönemde artan gözaltı ve tutuklamalarla susturulmaya çalışılıyor. Bizler bütün bu hukuk dışı baskı, gözaltı ve tutuklamaları kabul etmiyoruz. Bir an önce  gözaltında olan Halkevleri Eş Genel Başkanının ve üyelerinin serbest bırakılmasını istiyoruz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim