Toplantıda gündem maddelerini sıralayan Akpınar, son dönemlerde yaşanan çocuk istismarıyla ilgili bir de değerlendirmede bulunulmasını istedi.
TBB Başkan yardımcısı Av. Berra Besler de toplantıda bir konuşma yaparken Besler, yeni anayasa tartışmalarını değerlendirerek, Anayasanın yeniden yazılamayacağını belirtti.
Basına kapalı olarak devam eden toplantıda; Yeni avukatlık taslağının görüşülmesi, 1136 sayılı yasada yer alan 76 ve 95/21 maddelerinin yeni yasa tasarısı karşısında değerlendirilmesi, birlik seçimlerinde temsil sistemi, ücret karşılığı bir avukat yanında çalışan avukat ile ilgili yönetmeliğin tartışılması ve tasarıdaki 67. Maddenin görüşülmesi, yeni anayasa, ülkede yaşanan olaylarla ilgili genel değerlendirme ve tazminat takipçisi şirketlerle mücadele hakkında görüşmeler yapıldı.
İki gün süren toplantının ardından alınan kararlar konusunda açıklama yapıldı.
Çorum Barosu Başkanı Av.Altan Akpınar, Amasya Barosu Başkanı Av.Ahmet Melik Derindere, Artvin Barosu Başkanı Av.Ali Uğur Çağıl, Bartın Barosu Başkanı Av.Ferhat Parlatır, Bolu Barosu Başkanı Av.Ferit Atalay , Çankırı Baro Başkanı Av.Erkan Köroğlu, Erzincan Barosu Başkanı Av.Cemalettin Özer, Giresun Barosu Başkanı Av.Gültekin Uzunalioğlu, Gümüşhane- Bayburt Barosu Başkanı Av.İsmail Taştan, Kastamonu Barosu Başkanı Av. Mehmet Çiftçi, Karabük Barosu Başkanı Av.Rıdvan Erdoğan, Samsun Barosu Başkanı Av.Kerami Gürbüz, Sinop Barosu Başkanı Av.Hicran Kandemir, Tokat Barosu Başkanı Av.Faruk Bostancı, Trabzon Barosu Başkanı Av.Orhan Öngöz ve Zonguldak Barosu Başkanı
Av.İbrahim Kerem Ertem ismiyle paylaşılan kararlarda; son günlerde ülkemizde meydana gelen terör olayları karşısında Barolar ve Avukatlar olarak yoğun üzüntü ve endişe taşındığı, millet olma bilinci ve ruhunun tekrar tazeleyerek insan hakları, hukukun üstünlüğü demokrasi ve adalet paydasında kucaklaşmaya her zamandan fazla ihtiyaç duyulduğu ifade edildi.
Ülkenin bölünmez bütünlüğüne, toplumun etnik ve kültürel yapısına yönelik olduğu kadar onlarca insanın, gençlerin ve güvenlik görevlilerinin canına kast eden terör olayları karşısında birlikte tavır ve ortak duruş sergilemenin her zamandan daha çok gerekli olduğunun kaydedildiği açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Bu kavganın bir hak arama kavgası değil bilakis Anadolu toprağına çökme ve bu coğrafyada birlikte yaşama irademizi ortadan kaldırma kavgası olduğunu bir kez daha hatırlatır bu uğurda can veren aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anmayı görev addederiz.
Terörle mücadele kapsamında idari, hukuki ve siyasi sorumluluk sahibi kişi ve kurumların sorumlulukların gereğini demokratik hukuk devleti kuralları çerçevesinde yerine getirmeleri ve toplum olarak hakkımız olan güven, esenlik ve iç barış ortamının ivedilikle tesis edilmesini bir vatandaşlık hakkı olarak talep etmekteyiz.
Ülkemizin güvenliği ve huzuru ile ilgili ciddi sıkıntı ve endişelerimizin olduğu bir dönemde bu sorunların örtülerek gerekli ve ivedi olmadığına inandığımız Yeni Anayasa adı altında çalışma yapılmasını gündeme taşıyarak ilave uzlaşmazlıklar yaratmayı zamanlama açısından doğru bulmuyoruz. Anayasal parlamenter sisteme işlerlik kazandırılarak hukuk devletinin ve yargı bağımsızlığının gereklerinin yerine getirilmesini tartışılmaz önceliğimiz olarak görmekteyiz.
Son 10 yılda ülkemizdeki nüfus artışının ve ekonomik büyüme oranının yaklaşık 13 katı daha fazla oranda avukat sayısında artış olmuştur. Bu artış ülke ihtiyaçları ile uyumlu ve gerekli bir artış değildir. Aksine kontrol edilemez, hormonlu bir artıştır. Gereğinden fazla hukuk fakültesinin varlığı sonucu yeni hukuk fakültelerinin açılmasına izin verilmemeli, mevcut hukuk fakültelerinden nitelikli hukukçu yetiştirme standartlarını yakalayamayan hukuk fakültelerinin de kapatılmalı.

“İSTİSMARA KARŞI SEFERBERLİK İLAN EDİLMELİ”
Hepimizi derinden üzen ve gündemimizi işgal eden küçüklere karşı cinsel taciz eylemlerinin sadece adli önlemlerle sonlandırılamayacağı konunun ahlaki, dini, eğitsel, sosyolojik ve ekonomik boyutları irdelenmeksizin çözülemeyeceği, devletin bu konuda adeta seferberlik ilan ederek bütün paydaşları da çözüme katarak bu insanlık dışı problemi ivedilikle çözme sorumluluğu bulunmaktadır. Bu anlamda tüm ilgililerin sorumluluklarının bilinciyle, her türlü söylem ve eylemlerine özen göstermeleri gereğini bir kez daha vurgularız. Suç faillerinin ve ihmali olanların ivedilikle tespiti, adli merciler önüne çıkarılması, yasal müeyyidelerin en caydırıcı şekilde tavizsiz uygulanması, bu suçla mücadelede etkin bir yöntem olacağı gibi örselenmiş kamu vicdanını da rahatlatacaktır.
(Erkan BAYATLI)
Editör: TE Bilisim