Milli Eğitim Bakanlığı’nın 15/02/2018 tarihinde 2018/6 nolu Rehberlik Hizmetleri Genelgesini yayımladığını belirten Ağlamaz, “Yayımlanan bu genelge ile eğitim kurumlarında var olan rehber öğretmen ihtiyaçlarının karşılanmasının geçici görevlendirmelerle çözülmesi istenmektedir” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın daha önceki yıllarda da aynı konu ile ilgili yayımladığı genelgelerde olduğu gibi bu genelgede de rehberlik ve psikolojik danışma mesleğinin çağdaş ve bilimsel temellerle yürütülmesini göz ardı ederek öğretmeni isteği dışında birden çok kurumda görevlendirilmesi gibi kabul edilemez bir yöntem sunduğunu kaydeden Ağlamaz, açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Okullarda öğretmen ihtiyacının karşılanmasında sorumluluk sahibi olan Milli Eğitim Bakanlığı, bu sorumluluğu geçici görevlendirmelerle üzerinden atmaya çalışmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yönetici ve Öğretmenlerin Norm Kadrolarına İlişkin Yönetmeliğin 21. Maddesinin 4. Bendinde “(Değişik: 17/10/2016 - 2016/9488 K.) Özel eğitim kurumları hariç olmak üzere, bir yerleşim merkezindeki her eğitim kurumunda en az 1 rehberlik alan öğretmeni norm kadrosu doldurulmadan ikinci ve müteakip norm kadrolara öğretmen atanamaz.” denilmektedir. Rehber öğretmen norm kadrosunun nasıl dağıtılacağı yönetmelikte çok açık bir şekilde belirtilmiştir. Atama dönemlerinde yönetmelik maddesi hassasiyetle uygulanarak planlama yapıldığında da okullarda rehber öğretmen norm kadrolarının dengeli şekilde dağıtılması sağlanacaktır. 2004 ve 2005 yıllarında düzenlenen genelgelerle de bu konuda dengeli bir dağılım sağlanması ve görevlendirmelerle rehber öğretmen ihtiyacının karşılanması istenmiş, ancak o yıllardan günümüze kadar 10 yılı aşkın bir süredir atama dönemlerinde bu hassasiyet gözetilmediği için bugün yine bir genelge ile bu ihtiyaç giderilmeye çalışılmaktadır.

Milli Eğitim Temel Kanununa göre; öğretmenlik Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Buna rağmen, ülkemizde yeterince öğretmen alımı yapılmadığından öğrenci Rehber Öğretmensiz kalmakta, birçok yerde ihtiyaçlar görevlendirme yolu ile giderilmektedir. Kimsenin eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamayacağı Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Bu güvence ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde de hükme bağlanmıştır. Temel bir insan hakkı olan eğitim hizmeti, ayrım gözetmeksizin tüm bireylere açık olup bu hizmetlerden tüm bireylerin eşit düzeyde yararlanması esastır ve bunu düzenleyecek olan da Devlet adına Milli Eğitim Bakanlığıdır. "Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz." şeklindeki ifadeler üzerinden bir okuldaki Rehber Öğretmeni iki ayrı okulda görevlendirerek Rehber Öğretmen ihtiyacını göz ardı ederek öğrencilerin rehberlik ihtiyacını karşılamak mümkün değildir. Mevcut atama bekleyen Rehber Öğretmenler bulunduğuna göre Milli Eğitim Bakanlığı yeterli Rehber Öğretmen atamakla sorumludur. Geçici görevlendirmelerle rehber öğretmenlerinin istekleri dışında başka okullarda haftada 3 güne kadar görevlendirilerek çalıştırılması yasal olmamakla birlikte hem angaryadır hem de rehber öğretmenin performansını ve iş doyumunu da olumsuz etkileyecektir.

Eğitim Sen olarak bizler rehber öğretmenlerin özlük hakları ve çalışma yaşamındaki tüm sorunlarını sahipleniyoruz ve mesleklerini daha nitelikli yapabilmelerini sağlayacak koşulların oluşturulması için desteğimizi ve mücadelemizi sürdüreceğiz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim