FETÖ’cülerin diğer bazı tarikatlara da sızıp sızmadığı ise tam olarak bilinemiyor. Ticaret ve Sanayi Odası başta olmak üzere mesleki ve sivil toplum kuruluşlarının “içlerindeki ya da sektörlerindeki FETÖ’cüleri ayıklama” konusunda gösterdikleri duyarlılığın, Türkiye Cumhuriyeti’nin birliğinden, bütünlüğünden, bağımsızlığından yana tüm dini gruplara ve tarikatlara da örnek olması gerekiyor.
Türkiye’nin bekası ve demokratik rejiminin devamı için asıl üzerinde durulması gereken hususlar ise, son derece açık: Kuvvetler ayrılığı prensibi, laiklik, kamuda işe alma ve terfilerde liyakatin her türlü mülahazanın üstünde tutulması gereği, eşitlik, adalet…Ve Ulu Önder Atatürk’ün yaklaşık 90 yıl önce uyardığı gibi, inanç özgürlüğünün tam olarak sağlanması, ama dine dayalı örgütlenmelerin devlet yönetimine bulaştırılmaması…

*

Efendiler,
Biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil, bilakis bu tip yapılar din ve devlet düşmanı olduğu, Selçuklu ve Osmanlı’yı bu yüzden batırdığı için yasakladık.
Çok değil yüz yıla kadar, eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz, göreceksiniz ki; bazı kişiler, bazı cemaatlerle bir araya gelerek, bizlerin din düşmanı olduğumuzu öne sürecek, sizlerin oyunuzu alarak başa geçecek, ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirlerine düşeceklerdir.
Ayrıca unutmayın ki, o gün geldiğinde, her bir taraf diğerini dinsizlikle suçlamaktan geri kalmayacaktır.
17 Aralık 1927
Mustafa Kemal ATATÜRK
Editör: TE Bilisim