Aradan geçen 4 yıla rağmen 15 Temmuz Darbe Girişiminin, henüz tam olarak aydınlığa kavuşmadığı ve birçok sorunun cevapsız kaldığının dile getirildiği açıklamada, ilerleyen zaman içerisinde bu kalkışmayla ilgili çok daha net bilgilere ulaşılacağına inanıldığı dile getirildi. 15 Temmuz kalkışması öncesi ABD’li generallerin Türkiye’de cirit atması ve kalkışmada İncirlik Üssü’nün oynadığı rolün unutulmayacağının dile getirildiği açıklamada, 15 Temmuz kalkışmasında adı geçen isimlerin hala ABD tarafından himaye edildiği ve iade edilmediği, 15 Temmuz kalkışmasının da, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat gibi müdahaleleri planlayan merkezler tarafından organize edildiğinin görüldüğü vurgulandı.

15 Temmuz kalkışmasını değerlendirirken, kalkışmanın küresel planlayıcılarının ve taşeronlarının neyin peşinde olduğunun doğru bir şekilde analiz edilmesi gerektiğinin dile getirildiği açıklamada,

Bu ülkede toplumun refahı ve güvenliği için Batı’ya olan bağımlılık süreci mutlaka sonlandırılması gerektiğine dikkat çekildi.

Bu ülkede, İstanbul Sözleşmesi gibi aile yapısına yönelik bir tehdidin yürürlükten mutlaka kaldırılması gerektiğinin anlatıldığı açıklamada şöyle denildi:

“İslam’ın temel prensipleriyle çelişen bir takım düşünce ve davranışlar, İslam’danmış gibi gösterilmiş, kitleler bu fikirler etrafında toplanmış, ancak tüm bu olup bitenler karşısında çıkar ilişkileri yüzünden kayıtsız kalınmıştır. İşte bu da ayrı bir felakettir.

Hangi siyasi görüşten olursa olsun biz bu ülkeyle, bu ülke insanıyla sevgi bağları olan herkesin bu ülkenin iyiliği ve güzelliği için gayret ettiğine inanıyoruz. Bu ülke hepimizin, bu ülkenin geleceği hepimizin çocuklarının geleceğidir. İnsanlığa saadet getirecek bir medeniyeti inşa edebilmek için; Hem toplum hem de devlet olarak ahlakı öncelemeliyiz. Herkes için adaleti tesis etmeliyiz. Herkesin geleceğe umutla bakabildiği bir ortam oluşturmak için çalışmalıyız.”(Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim