Bölgede hüküm süren çatışma ve kargaşa ortamından yararlanarak fiili durum yaratma hevesinde olan ve uluslararası camiaya meydan okuma cüretini gösteren Barzani’nin ateşle oynadığını anlatan Aras, Irak merkezi hükümetinin, bölge ülkelerinin ve uluslararası toplumun tüm uyarılarına kulak tıkayan Barzani’nin bağımsızlığa giden ilk adım olarak gördüğü sözde referandumun, bölge için çok karanlık bir dönemin habercisi olduğunu anlattı.

Barzani ve Peşmergelerinin bu yöndeki niyetlerinin, Türkiye tarafından askeri güç kullanmak dahil gereken her tedbiri alma hakkını doğuracak bir husumet ilanı olarak görüleceğini belirten Aras, bunun gereğinin de, mutlaka yerine getirileceğini vurguladı.

Türkiye’nin, Kuzey Irak’taki Türk askeri unsurları ile Türkmenlerin güvenliğinin tehlikeye düşürülmesini, fiili askeri müdahaleyi meşru kılacak “Savaş ilanı” sayacağını açıkça ortaya koyması gerektiğini anlatan Aras, “Barzani’nin bölgesel yönetimini tanımadığımız, bundan sonra Irak’taki yegâne muhatabımızın merkezi hükümet olduğunun ilan edilmesiyle yetinilmemeli, Erbil’deki diplomatik misyonumuz kapatılmalı, Türkiye’deki Barzani temsilcileri ülke dışına çıkarılmalıdır.

Habur sınır kapısının Kuzey Irak’tan Türkiye’ye giriş yapacak Türk vatandaşları dışında, kapatılmalı. Kuzey Irak’a yapılan lojistik desteğin, gıda ve diğer malzeme akışının, müteahhitlik hizmetleri ve ticaretin, elektrik ve benzin ikmalinin durdurulmalı.

Bölgede petrol arama işleri dahil her alanda faaliyet gösteren Türk şirketleri ve girişimcilerinin bölgeden çekilmesi, kuzey Irak’a seyahat için uyarı yapılmalı.

Kuzey Irak’ta faaliyet gösteren yabancı şirketlerin Türkiye üzerinden malzeme ve teçhizat ikmaline izin verilmemeli.

Barzani yönetimin düzenlediği resmi evrak ve pasaportlar tanınmamalı, idari tasarruflarının geçerli sayılmayarak bunlar üzerinden işlem yapılmamalı.

Türk hava sahası üzerinden yapılan Kuzey Irak’a uçuşları durdurulmalı. Türk hava yolları ile diğer Türk hava taşıyıcılarının Erbil ve Süleymaniye seferleri askıya alınmalı.

Barzani’nin peşmergelerinin eğitimi için Türkiye’nin sağladığı katkıya son verilmeli. Barzani yönetimine Türkiye’nin tüm mali yardımları kesilmelidir.

Türkiye, yaptırım gücü olan bu imkânları, gelişmelerin seyrine göre uygulamaya sokacağını ilan etmeli ve bu konudaki kararlılığını göstermek için bazılarını bugünden hayata geçirmelidir. Geldiğimiz bu günkü noktada; durum çok ciddidir, tehdit çok açıktır, tehlike çok yakındır. Bu konu Türkiye için hafife alınamayacak bir milli güvenlik sorunudur. Milliyetçi Hareket Partisi’nin, hükümetin bu amaçla kararlılıkla atacağı adımların ve alacağı tedbirlerin sonuna kadar yanında ve arkasında duracağını bu vesileyle bir kere daha ilan ediyoruz” dedi. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim