Eğitim-Sen Çorum Şubesi’nde yapılan basın toplantısında konuşan Veldet, 2018-2019 yıllarını kapsayan 4. Dönem ‘Toplu Sözleşme’ görüşmelerinin 1 Ağustos 2017 Salı günü başladığını ve bu sözleşmenin 3 milyon kamu emekçisini, 2 Milyon kamu emekçisi emeklisi ve ailelerin de hesaba katıldığında en az 15 milyonluk geniş bir kitleyi yakından ilgilendirdiğini vurguladı. Toplu iş sözleşmelerine toplum olarak geleceğe, yarına, ilişkin umutların karartılmak istendiği bir süreçte girildiğini anlatan Nevzat Veldet, “Kapsamından, tarafların belirlenmesine, grev hakkımızın yasal güvence altına alınmamasından, uyuşmazlık durumunda devreye girecek olan Hakem Kurulunun yapısına kadar onlarca temel sorunu bulunan, gerçek – evrensel bir toplu sözleşme sisteminden uzak olan mevcut sistemin üzerine bugün bir de OHAL-KHK rejiminin gölgesi düşmüştür.

KESK, birileri gibi, 15 Temmuzdan sonra değil, en başından beri 11 yıl boyunca iktidar ortaklığı yapan cemaate karşı en net tutumu takınan kamu emekçilerinin mücadele örgütüdür. KESK söz konusu yapının hem kamuda hem toplumsal yapıda yarattığı tahribata dikkat çekmekle kalmayıp buna karşı mücadele etmiş bir konfederasyondur.

15 Temmuz sonrasında KESK’i “darbe destekçisi” olarak itham edemeyeceklerini bilenler yıllardır kararlılıkla sürdürdüğümüz emek ve demokrasi mücadelemizi “suç” gibi göstermektedir.

Yönetici ve üyelerimizi haksız, hukuksuz tamamen keyfi olarak açığa alınanların, ihraç edenlerin tek bir kriteri vardır. O da başta kamu emekçileri olmak üzere tüm emekçi kesimlerin hak ve özgürlüklerini sınırlayan düzenlemelere seyirci kalmamamızdır” dedi.

Talepleri arasında OHAL’in, Anayasa ve yasalara uygun olmayan KHK’ların kalkmasının ilk sırada olduğunu belirten Veldet, KHK’larla delil ve mahkeme kararı olmaksızın ihraç edilen tüm kamu görevlilerinin unvan ve pozisyonlarına iade edilmelerini istedi. KHK ile ihraç edilen kamu görevlilerinin emekli olabilecek olanlarına emekli aylığı ve ikramiyelerinin verilmesini istediklerini belirten Nevzat Veldet, Gerici /mezhepçi eğitime karşı bilimsel, demokratik, laik, eğitim hakkı sağlanmasını istediklerini vurguladı.

Veldet, “İnsanca yaşanacak bir ücret sağlanmalıdır. En az ücret alan kamu emekçisinin maaşı 3450 TL’ ye yükseltilmedir. Kira yardımı olarak aylık 427 TL, aile/ eş yardımı aylık 350 TL, çocuk yardımı 350 TL, asgari ücret tutarında yılda 2 ikramiye ve ulaşım için aylık abonman bilet ücreti ödenmelidir. Yılın ikinci yarısında maaşlarımızda yaşanan erimenin önüne geçilebilmesi için artan oranlı vergi dilimi uygulamasına son verilmelidir. Tüm ek ödemeler emekliliğe ve emekli aylığına yansıtılmalıdır, ek gösterge adaletsizliğine son verilmelidir. 4-C’ liler kadroya alınmalı, herkese güvenceli iş ve gelecek sağlanmalıdır. Talan fonu olan Varlık Fonu lağvedilmelidir. Yeni bir İşçi Sağlığı ve Güvenliği Yasası yapılmalı, ayrımsız tüm çalışanlara uygulanmalıdır. Kadrolaşma, sürgün, rotasyon, soruşturma, mobbing, mülakat gibi ayrımcılık yaratan bütün uygulamalara son verilmelidir, özgür örgütlenme ortamı sağlanmalıdır.

Bu talepler sadece Devlet Personel Başkanlığı’na ya da Çalışma Bakanlığı’na sunulmuş bir teklif değildir. Demokrasiden, adaletten, hukukun üstünlüğünden yana olan başta kamu emekçileri olmak üzere tüm halkımıza bir davettir” dedi.

(Erkan BAYATLI)

Editör: TE Bilisim