Covid-19 salgını ile mücadelenin birinci yıldönümünde, vakaların tespiti, aşılama ve sosyal kısıtlamalar konusunda strateji ve planlamadaki pek çok zafiyete rağmen, Türkiye’nin salgınla mücadeleyi, sağlık ordusunun kendi hayatlarını riske atmak pahasına gösterdiği olağanüstü çaba sayesinde yönettiğini vurgulayan Dr. Özçerezci, “Sağlık çalışanlarımızın mesleki bilgisini, tecrübesini ve mücadele gücünü Covid-19 salgını ile bir kez daha hatırladık. Onların sayesinde kendimizi ve sevdiklerimizi güvende hissediyoruz. Bunun için her bir sağlık çalışanına minnettarız” dedi.
Dr. Özgür Özçerezci, özetle şu değerlendirmeleri yaptı:  “Bilimsel çalışmalar, sağlık çalışanlarının Covid-19 ile toplumun diğer kesimlerinden 14 kat daha fazla enfekte olduğunu, hastalandığını, sakat kaldığını, hatta vefat ettiğini göstermektedir. Resmi kayıtlara göre pandemi ile mücadelede bugüne kadar 385 sağlıkçı hayatını kaybetti; on binlercesi virüse yakalandı ve her biri aylarca ailelerinden uzak kaldı.”
“Salgının başladığı günlerden itibaren, Covid-19’un bir meslek hastalığı olduğunu söyledik. Tüm sağlık çalışanlarını eşit şekilde kapsayan, Sağlık Bakanlığı’nın HSYS kayıtlarını illiyet bağı olarak kabul eden ve böylece sağlıkçılara ispat yükü yüklemeyen somut bir yasal düzenlemeye ivedilikle ihtiyaç vardır.”
“Tüm sağlık emekçilerinin liyakatli ücretlendirme ve özlük haklarıyla, iş-yaşam dengesini gözeten çalışma koşullarında refah içinde yaşayabildikleri, tıp ve eczacılık biliminin gerektirdiği mesleki gelişim imkânlarından faydalanabildikleri, böylece mesleklerini huzurla icra ettikleri bir Türkiye hayal ediyoruz.”  (Haber Merkezi)
 

Editör: TE Bilisim