Ülkemizin benimsemiş olduğu kalkınma hedefleri doğrultusunda, topyekûn kalkınmaya önem verdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Sadece belli şehirlerin, belli bölgelerin değil, 81 vilayetimizin tamamının ilerlemesini, gelişmesini, ekonomik olarak şaha kalkmasını arzu ediyoruz.Bölgeler arası ekonomik dengesizliklerin ve bölgede iller arası gelişmişlik farklılıklarının,yerelden kalkınmayı güçlendirerek azaltılması, öncelikli stratejik hedeflerimiz arasındadır.Üreterek ve ihraç ederek gelişen Türkiye’nin hedeflerine ulaşabilmesi için her bir ilimizin üzerine düşen katkıyı vermesi gerekmektedir.Gelişmiş veya görece daha fazla gelişmiş illerimizin ise bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmek için kazan kazan anlayışıyla bu hamleye öncülük etmesi önem arz etmektedir. Özellikle görece daha az gelişmiş illerimizin üretim odaklı yerelden kalkınma anlayışına sahip olması önemlidir. Bir ülkede büyük ırmakların bulunması, tüm topraklarını sulamaya yetmez. Her ilin, her ilçenin kılcallarına ulaşan, hayat veren pınarlara, derelere ihtiyaç vardır. Kendini ve kaynaklarını tanıyan, ülkenin ve dış pazarların ihtiyacını bilen, çevresi ve ülkenin dört bir yanındaki iş insanlarıyla bağlantılı, sürekli gelişen sanayicilerimiz hem şehirlerinin hem de bölgelerinin kalkınmasında söz sahibidirler. İllerimizin kendi iç dinamizmleri ile ülkemizin yerelden kalkınma hamlesini güçlendireceklerine inanıyorum.Bu çerçevede yerel katma değer artacak, yerel istihdam güçlenecek, işsizlik azalacak ve toplumsal refahın dağılımı daha dengeli hale gelecektir. Yerelde komşu illerin iş birliği sonucu birbirlerinin “karşılaştırmalı avantajlarından” yararlanma fırsatı doğacaktır. Bu şekilde daha fazla üretim yapacak, daha fazla istihdam oluşturacak, oluşturulan katma değer daha hızlı artacak ve refah birlikte daha hızlı yükselecektir.Bu da göreli olarak daha az gelişmiş illerimizde zihinsel dönüşümü kaçınılmaz hale getiriyor. Bu aynı zamanda bir fırsattır da. Çünkü bu illerimizde katma değer yaratma potansiyeli daha yüksektir.Bu zihinsel dönüşüm ilin kendi kalkınmasını, kendisinin tetiklemesi ve bunu yapabilmek için gerekli donanıma sahip olacak şekilde kendisini sürekli geliştirmesi anlamına geliyor. Ulaştığı başarılarla yetinmeyen, devamlı üreten ve gelişen bir anlayışı tüm illerimizde yaygınlaştırabilirsek birbirini devamlı yukarı taşıyan bir ticaret ağı oluşturabiliriz. Bugün, Orta Anadolu’da bölgesel kalkınmaya destek olmak amacıyla gerçekleşen bu buluşmada, sizlerin arasında oluşacak sinerjinin ilk adımlarına şahitlik edeceğiz” şeklinde konuştu. 
“Şehirlerimiz ve iş insanlarımız arasında dayanışmayı güçlendirmeden, ülkemizin hedeflerine ulaşması da mümkün değildir” diyen Oktay, "Bir şehrin topyekûn kalkınması için kendi zenginliklerini ve kaynaklarını kullanması elbette önemlidir.Kendi imkânlarının farkına varmayanlar, sınırlarının ötesine geçemezler.Ancak, günümüzde hiçbir il, hiçbir bölge, hatta hiçbir ülke sadece kendi kaynaklarıyla hedefine ulaşamaz.Küresel ekonomide 'sadece kendi yağıyla kavrulma dönemi' bitmiştir. Bugün hepimizin elinde olan telefon, tablet, bilgisayar gibi artık hayatımızın vazgeçilmezi haline gelmiş eşyalara baktığımızda bunu çok net bir şekilde görebiliriz. Bu ürünlerin çoğu zaman dizaynı bir ülkede yapılıyor; kamerası, çipi, bataryası bir başka ülkede üretiliyor.Kimi zaman tüm bu parçalar, işçilik maliyetlerinin daha uygun olduğu bir başka ülkede birleştiriliyor. Sizler iş insanları olarak bu süreci, dünya ekonomisinin geldiği yeri ve nereye doğru gittiğini zaten çok iyi biliyorsunuz. Biz de şayet başarılı olmak istiyorsak, 2023 hedeflerimize ve 2053-2071 vizyonumuza ulaşmak istiyorsak, benzer adımları ülkemiz içinde atmamız gerekiyor. Bunun için işbirliği, güç birliği şarttır. Şehirlerimiz ve iş insanlarımız arasında dayanışmayı güçlendirmeden, ülkemizin hedeflerine ulaşması da mümkün değildir. Rekabeti kendi aramızda değil, başka ülkelerle, başka firmalarla yapmak durumundayız. İllerimiz arasındaki güç birliğini perçinleyecek bu buluşmayla atılan ilk adımın, tedarik zinciri buluşması olarak ifade edilmesi de ayrıca anlamlıdır. Bugün burada, ilgili sanayi ve ticaret odalarımız başta olmak üzere tüm ilgililerin yoğun bir çalışma yürüttüğünü, bölgesel kalkınmanın temelini oluşturacak sektörlerin ve birbirini tamamlayıcı firmaların bir araya getirildiğini görmekten,bu bölgenin evladı olarak mutluluk duydum. Bu işbirliğini önemsiyoruz çünkü öncelikli hedefimiz illerimizin daha da büyümesi, gelişmesidir. Bunun için her iki ilin başta valilikleri olmak üzere yerel yönetimler, ticaret ve sanayi odaları, kalkınma ajansları, esnaf ve sanatkârlar odalarına ve ilgili kurumlara büyük iş düşüyor.Bugüne kadar yaptıkları tüm çalışmaları takdir ediyor, inşallah bundan sonra da çalışmaların güçlenerek sürdürülmesini temenni ediyorum" dedi. 
Türkiye’nin, kalkınmasını ve büyümesini özel sektörün dinamizmi üzerine inşa etmiş bir ülke olduğunun altını çizen Oktay, “Geçtiğimiz 17 yılda bürokrasiyi azaltacak ve girişimcilerimizin önünü açacak birçok adım atılmıştır.Bugüne kadar, yabancı-yerli ayrımı yapmadan, ülkemizin gelişmesine katkıda bulunmak isteyen tüm firmalarımıza her türlü destek verilmiştir.Ülkemizin kaynaklarını en verimli şekilde değerlendirerek, Türkiye’yi gelişmiş ülkeler ligine taşıyacak sistemin altyapısını oluşturduk. Geçtiğimiz 17 yılda, ekonomimizin rekabetçi yapısını geliştirebilmek ve iş yapma ortamını daha da iyileştirebilmek için yatırım, üretim, ihracat, istihdam ve finansman üzerindeki vergi yüklerini zaman içerisinde önemli ölçüde azalttık. Tesis edilen istikrar ve güven ortamı sayesinde 2002’den 2017 yılına kadar ekonomimiz her yıl ortalama yüzde 5,8 oranında büyüme kaydetmiştir. Geçtiğimiz yılda yaşadığımız tüm olumsuzluklara rağmen, yine ciddi bir büyüme rakamına ulaştık. Geçtiğimiz yıl kurulan şirket sayısının yüzde 17 artarak 85 bin 279’a çıkması, buna karşılık kapanan şirket sayısının yüzde 7 azalarak 12 bin 564’e gerilemesi önemli bir veridir. Bildiğiniz gibi ihracatımız da geçtiğimiz yıl rekor kırdı ve 168 milyar doların üzerine çıktı. Ülkemizin arzu edilen ihracat hedeflerine her bir ilimizin yapabileceğinin en iyisini yaparak katkı vermesi gerekmektedir” diye konuştu. 

Editör: TE Bilisim