Büyük Önder Atatürk'ün doğum günü kabul ettiği 19 Mayıs’ın laik, demokratik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına uzanan sürecin ilk adımı olduğunu kaydeden Bozkurt, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Tarihimizi 1919'dan başlatan tarih anlayışını reddediyorum’ sözlerine karşılık, 19 Mayıs, ulusumuzun zihninde emperyalizme karşı bağımsızlık, saltanat ve hilafete karşı demokrasi savaşının adı olarak yer etmiştir” ifadelerini kullandı.
Atatürk’ün bugünü armağan ettiği gençlerin ise eğitimden çalışma yaşamına kadar birçok sorunla karşı karşıya olduğunu söyleyen Bozkurt, açıklamasına şu şekilde devam etti:
“4 gencimizden 1'inin işsiz olduğu, Avrupa'daki yaşıtları dünyayı gezerken bizim gençlerimizin istediği kitapları alabilmek için bile yaz boyu çalıştığı, gençlerimizin yarısından fazlasının yurtdışında yaşama hayali kurduğu böylesi bir dönemde siyasi iktidar, baskıcı ve otoriter uygulamalarıyla gençlerimizin geleceğini karartmaya çalışmaktadır. İktidarın gerici ve piyasacı politikalarına yüksek enflasyon da eklenince, gençlerimiz için eğitime, sağlığa, kültür-sanata, spora ulaşmak bile büyük uğraş ister hale gelmiştir.   
Ama umut da var. Çünkü bu göz gözü görmez siste bile gideceğimiz yolu ezbere biliyoruz; Mustafa Kemal Atatürk’ün ve yol arkadaşlarının yolu.
Eğitim-İş, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da Atatürk’e, O’nun devrim ve ilkelerine, Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ne ve kazanımlarına, çağdaş, bilimsel, laik, demokratik, kamusal eğitime ve gençlerimize her şeye rağmen sahip çıkacaktır.” (Haber Merkezi)
 

Editör: TE Bilisim