Karakeçili Mahallesi Alaybey Sokak üzerinde bulunan ve Cemalettin Polattaş’a ait antika dükkânında yok yok. Pek çok eşyanın yer aldığı dükkân adeta bir müze havasında. Gelen müşterileri geçmişte yolculuğa götüren dükkanda, antika saatler, porselen takımları, cam ve bakır objeler, semaver, kılıç, tabanca, fotoğraf makineleri, radyo, plak, gaz lambaları, o dönemde zengin kadınların giydiği süslü takunyalar, gramofon, sefer tasları, gibi pek çok nostaljik ürün yer alıyor. Cemalettin Polattaş, yıllardır antika işiyle uğraştığını belirterek, “İşyerimde bulunan her antika ürünün kendine ait bir hikâyesi var ve ben de bu hikâyelerin toplandığı bir dükkân açtım” dedi.

Polattaş, ürünleri değişik illerden topladığını kaydederek, “Bunlar bizim hem yöresel ürünlerimiz hem de tarihimiz. O dönemler de insanlar sanatını konuştururken hile hurda yapmamışlar. Yaptıkları işte maddiyet gözetmemişler, kısacası maddiyattan ziyade sanatlarını konuşturmuşlar. Dükkânımızda bulunan her bir ürünün ayrı ayrı hikâyesi var. Örneğin, 100 senelik bir kılıcımız var. 12 Eylül 1980 darbesinde devlet delici ve kesici aletleri toplarken, bazı evlerde ata yadigârı kılıç ve silah gibi antika eşyalar varmış. İnsanlar bunları ata yadigârı olduğu için vermek istememişler. Onlarda bunları toprağa gömmüşler. Yıllar sonra da gömdükleri yerlerden çıkarmışlar. Tabi haliyle toprak altında paslanmışlar” dedi.

Bir başka antika ürün olan, 1870’den günümüze uzanan eşine az rastlanan Rus semaveri hakkında bilgi veren Polattaş, “Semaver büyük ilgi çekiyor. Semaverin boyu tam 85 santimetre, genişliği ise 30 santimetre, ağırlığı da 30 kiloya yakın, bakır olan semaver işyerinin büyük bir bölümünü kaplamış durumda. Ben zor kaldırıyorum” dedi.

İşletmeci Polattaş iş yerini ziyaret eden müşterilerini tarihe yolculuk ettirmeyi sürdüreceğini söyledi. (Yusuf ÇINAR)

Editör: TE Bilisim