R.SAV. Nefel’i karşıladı. Anasına teslim etti. Rabbine şükretti, hamdetti. Ashabına hitaben bir konuşma yaparak;
Bu yüce Allah’ın bir ayetdir. Acep kimin sebebi ile meydana geldi, dedi. O anda Cebrail AS. Geldi. Müjdeyi getirdi. Müjdeler olsun ey Allah’ın resulü benim kardeşm. Şükür secdesi yap. Hak teala senin ümmetinden Hz. İsa gibi ölüleri dirilten yüce insanlar halk etmiştir. Ebu Bekir onlardan birisidir. Hak teala selam eder. Mağara arkadaşın Sıddık, Ekber (En büyük tasdik edici) sakalı ağzında iken bir kez daha Allaah deseydi, izzim celalim hakkıyçün bütün şehitleri diriltirdim, buyurdu.
Ben Ebu Bekir’den razıyım. O da benden razıdır. Onun için Nevfel’i dirilttim. Çünkü o -Ebu Bekir- cahiliye devrinde bile yalan söylememiştir, buyurdu.
Bunun üzerine ya Resulallah sizden utanmasam sarığımı cehennemin üzerine gererim, ümmetimin günahlarını cehennem ateşinde yanmasınlar isterim.
Bu hadiseden sonra şehit olduktan sonra dirilen Nevfer RA. Birkaç yıl daha yaşadı. Evvelki çocuklarından başka iki çocuğu daha oldu. Daha sonra Yemame cengine katıldı. Orada tekrar şehit oldu. Yine en yüce mertebe olan şehitlik mertebesine ikinci kez ulaştı.
İşte bu hadise nedeni ile Hz. Ebu Bekir’in yüce Allah katındaki yüksek derecesini anlamış olduk. Yüce Allah onlaın şehadetine bizleri nasip etsin. Mahrum etmesin.
Hz. Ebu Bekir hakkında 14 ayet, 26 Hadis-i Şerif varit olmuştur.
Hadis-i Şeriflerden bazıları şunlardır:
1.Cebrail A.S. bana geldi. Ya Muhammed SAV. ümmetinin en üstünü Ebu Bekir’dir buyurdu.
2.Ebu Hureyre RA.dan R.SAV. şöyle buyurdular. Miraçta her gök katında Muhammedürresulüllah ve Ebu Bekir’i Sıddiyk yazılıydı, buyurdu.
3.İbni Abbas RA.dan R.SAV. yine miraçta rabbim bana ya Muhammed SAV. yeryüzünde insanları kime emanet etin diye sordu. Malumundan yarab. Hz. Ebu Bekir’e emanet ettim, dedim. Ona selam ilet,o Sıddıktır. O en iyi tasdik edicidir, buyurdu.
4.Huzeyfetül Yeman RA.dan R.SAV. şeytan benim ve Ebu Bekir’in suretine giremez, buyurdular.
Hz. Ebu Bekir’in ölümü yaklaşmıştı. Hz. Ali’yi çağırdı. Ya Ali, senden ricam var. Beni R.SAV.i yıkadığın ellerinle cenazemi yıka. Cenaze namazımı kıldır. Beni R.SAV.in yanına götür. R.SAV.in kabrine hitaben ya Resulellah senin sadık dostun yanına yatmak istiyor diye seslen. R.SAV.in mezarının bulunduğu odanın kapısı kendiliğinden açılırsa beni R.SAV.in yanına defnet, değilse Baki mezarlığına götür, dedi.
Hz. Ali bu vasiyeti yerine getirdi. Cenazeyi R.SAV.in kabrinin bulunduğu odaya yaklaştırdı ve “ya Resulellah sadık dostun Ebu Bekir yanına yatmak istiyor” diye seslendi. Odanın kapısı kendiliğinden açıldı. İçeriden bir ses duyuldu. “Ey Habibi, Habibi gel” diyordu.
Yani, ey sevgili dostum gel, gel, diyordu. R.SAV.in yanına Hz. Ebu Bekir’in kabri kazılarak oraya defnedildi. Bugün milyonlarca müslüman, R.SAV.in kabrini ziyaret ederken, orada bulunan Hz. Ebu Bekir’i ve Hz. Ömer’in kabirlerini de ziyaret etmektedirler.
Çünkü R.SAV., kim benim kabrimi ziyaret ederse beni sağlığımda ziyaret etmiş gibidir. Benim onlara şefaatim variptir, buyurdular.
Hadisin Arapçası şudur. “Men zare kabri Bağde vefati kaneke men zareni fi hayati vecebet lehil şefaah mabene kabri ve min beri minriyazil cenneh” (Kabrimle minberim arasında namaz kılanlar cennette namaz kılmış gibidirler.
Hz. Ebu Bekir’in bazı özgün sözleri:
-Tebessüm emniyetin anahtarıdır.
-Kişinin kelamı, aklının yüceliğini veya cüceliğinin alametidir.
-İyi niyet insanın kefilidir.
-Sırrın senin kanındır. Sırrını açma kanın akar.
-Akıllı kişi yanındaki panzehire güvenerek zehiri içmez.
-Arkadaşlar ateş gibidir. Azı nimet çoğu felaketir.
-Kabre azıksız giren yüzmeyi bilmeyenin nehre dalmasına benzer.
-Dünya ve ahiret, iki hanımı olan erkeğe benzer. Birine fazla meyledersen öbürü darılır.
Allah şefaatlerine cümlemizi nasip etsin diyorum.
SÜRECEK