Rahmetli Süleyman Demirel Başbakan,

Cumhurbaşkanlığı seçimi yakın, kim aday olacak diye çalışmalar yapılıyor, adaylar bir bir ortaya çıkıyor.

DYP Genel Merkezi önüne her gün kendi halinde bir aklı evvel gelip sabahtan akşama kadar nutuk çekiyor;

“Ben Cumhurbaşkanı adayıyım”

Birkaç hafta bu böyle devam ediyor. Zararsız olduğu için güvenlik de gülüp geçiyor.

Bir gün Genel Merkez’den çıkan Süleyman Demirel’in dikkatini çekiyor.

Çağırıyor yanına, ne istiyorsun diye soruyor.

“Ben Cumhurbaşkanı adayıyım” diyor.

Demirel; sen neredeydin bunca zamandır, biz de senin gibi birisini arıyorduk, diyerek gülerek uzaklaşıyor.

Bilmem hatırlar mısınız?

Dünyaca ünlü yazar Nikolay Gogol’un “Bir delinin hatıra defteri” isimli eseri vardı. Sahnelenen eserin en dikkatimi çeken yeri, hastalık komedi ile anlatılmıştı. Hiçbir varlığı, malı, diploması olmayan sıradan bir adamın, hiç te sıradan olmayan şekilde her 10 dakikada bir değişen ruh halind ki psikolojisini seyretmiştik.

Başkahramanın deliliğe giden hayatı anlatılıyordu.

Çok kurnaz davranıyor,

Bazen kandırılıyor,

Ama nasıl oluyorsa kendisini dinleyenleri bir şekilde oyuna dahil ediyordu.

Her seçim öncesi iktidar partisi “ koalisyonlardan bu ülke çok çekti, bize oy vermezseniz koalisyon hükümeti gelir” diyordu.

Eeee şimdi ne oldu da AKP-MHP koalisyonu kuruldu?

Hatta bu koalisyona YSK’yı da aldılar.

Unuttular…

Kandırıldılar…

Birleştiler…

Seçim kanununu değiştirdiler…

Kendilerini dinleyenleri de bu oyuna dahil ettiler.

Bu oyuna dahil olmak istemeyenler olarak biz ne bekliyoruz?

Rahmetli Demirel’in karşısına çıkan gibi bir aklı evvel adamı mı?

Her gününüz güzel olsun.