Bekledim… Bekledim… Bilgisayarın başında,
Yazacağım yazı ile ilgili “ilham’ın” gelmesini…
Gelmeyince gelmiyor!
O gelmezse,
Beyin duruyor,
Beyin durunca hiç gelmiyor!
Gelirse şayet,
Memleket meselesi yazayım diyorum hani;
Pahalılıktan,
İşsizlikten,
Yoksulluk, yolsuzluktan dem vurayım,
Savaşı anlatayım diyorum.
Gelen şehitlerimizi,
Yıkılan evleri,
Yanan canları,
Sönen ocakları…
Misafir diye aldığımız, Ancak ev sahibine dönüştürdüğümüz mültecilerden söz edeyim!..
PKK yetmedi,
İŞID denilen harami topluluğunun canımıza kastını dillendireyim istiyorum…
Kendi yediği haltları örtemeyenlerin,
Başımızın örtüsüne verdiği fetvayı,
Bir hırka, bir tapan ekmek hikayeleri anlatanların x5 BMW yada Mercedes ciplerle fink attığını işaret edeyim diyorum…
Halkın seçtiği Başbakanın,
Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı tarafından iş akdinin fes edildiğini,
Dünyanın 7. Büyük ekonomisi iken ufacık meltemde doların cehennem alevi gibi ateş aldığını bağırayım diyorum!
Bekliyorum,
Gelsin ilham!
Her biri ayrı makale olan konuları tek tek yazayım, anlatayım bilinenleri tekrar tekrar yazıya dökeyim,
Umursasın halkımız başına geleni artık.
Önemsesin,
Ciddiye alsın, açsın gözünü, uyansın, diyorum!
Gelmiyor!
Neden? Diye soruyorum;
İlham cevap veriyor;
“Umursanmadığım yerde olmam diyor çünkü,
Saklısı gizlisi kalmadı, her şey aleni, her şey açıkta. Senin yazdıkların, bilinenin tekrarı olmaktan öteye geçmeyecek maalesef.
Umursamıyor millet hiç bir şeyi, ciddiye almıyor…
Umurunda değil başına gelenlerden.
Ben bile pes etmiş, çıkmışken insanların beyninden, ruhundan, hayat damarlarından,
Sen hala alamadın yüreğini dana ile düveden.
Bana bak bana;
Döndü ile dönenin yanındayım artık…
Yani bekleme, gelemem dediğim yer!
Bu kafada gidersen daha,
Doğruları anlatıp yazarken, yanlış anlaşırsın…
BEN Mİ?
Bense, facebook’ta resmin altına bir şiir oturtanın, yemek masalarını paylaşanın yanında olur,
Hem teşekkür alır, beğeni ve gülücüklerimin sayısını arttırır, hem de tadını çıkarırım”
Her gününüz güzel olsun.