ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ

Beşiktaşlı Quaresma, Mersin İdmanyurdu maçında sanki bilerek, isteyerek kırmızı kart görüyor.

“Neden kendini attırdın?” diye soranlara da eliyle “para” işareti yapıyor.

Yani, “Paramı alamadım, oynamıyorum!”

Sakatlık nedeniyle memleketine gitmiş, kilo almış olarak “çuval” gibi dönmüş.

Oynayamıyor.

Formasını samimiyetle ıslatan arkadaşlarını resmen “satıp”, kendini oyundan attırıyor.

Neymiş, parasını alamamışmış…

Yazıklar olsun!..

Aldığın milyon eurolar gözüne-dizine dursun.

Birkaç maçta gösteri, birkaç fantezi, akrobasi…

Başka ne verdin Beşiktaş’a?

Hatta, egoistliğin yüzünden Beşiktaş çok maçlar kaybetmedi mi?

Her takımda olabilecek “ödeme gecikmesi” yüzünden, kasıtlı oynamıyorsan, kırmızı kart görüyorsan, söylenecek tek söz var:

Adam mısın sen?

*

Türk halkı, futbolseverler, artık bıktı bu berbat tiyatroyu seyretmekten.

Avrupa’nın ünlüleri, büyük paralar verilerek getiriliyorlar, sonra da yine büyük paralar verilerek zar-zor gönderiliyorlar.

Sonuç: Kulüpler borç batağında…

Kulüp başkanlarının o kadar büyük alacakları var ki, başkaları, bu borcu göze alıp yönetime talip bile olamıyor.

Yabancı transferler yüzünden yerli futbolcular takımlarında doğru-dürüst yer bulamıyorlar. Kendilerini geliştiremiyorlar.

Üstüne üstlük, belli merkezlerden “operasyon” yapılmış, “tezgâh” kuşkuları ortalığı sarmış…

Süper ligin seviyesi düşmüş…Marka değeri yerle bir…

Milli Takım, sefilleri oynuyor.

Yeter artık!

Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?..

Şu Türk futboluna bir çekidüzen verecek (ve tüm kirli ellerin futbolun üzerinden çekilmesini sağlayacak) kimse çıkmayacak mı?

*

Beşiktaş’ın taraftar grubu “Çarşı”, Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Trabzonsporlu vb. taraftarların da gıpta ile izledikleri “barışçı, yurtsever, demokrat, esprili, üretken” bir profil çiziyor.

Ve de gerçekçi…

Gerçi Çarşı Grubu üstlenmemiş ama, son olarak bazı Beşiktaşlıların, Fenerbahçe kafilesinin Samsun’dan dönüşünde Sabiha Gökçen Havalimanı’na astıkları aşağıdaki pankart da herhalde son derece anlamlı.

Fazla söze gerek yok, çünkü “yorumu içinde”.

ANLAMAYANA DAVUL-ZURNA AZ