Ben yazımı yazarken, NTV’ nin ekrandaki sunucusu da günün ekonomik verilerini sunuyordu. Tabii konu ekonomi olunca aklıma hemen yeni emekli olan, üniversitede hoca, 32 senelik bir çalışma hayatı ve en kıymetli mevkilerde birçok bakana danışmanlık yapmış, rahmetlik Adnan Kahveci gibi bir bakana da danışmanlık yapmış ve benim hesaplarıma göre 60 yaşlarına merdiven dayamış çok kıymetli bir hemşehrimiz geldi.

 

İzlediğim kadarıyla kendisinin neşesi, sıhhati yerinde maşallah. TECRÜBE VE BİLGİ YÜKLÜ BU ÇOK KIYMETLİ HEMŞEHRİMİZE HAYIRLI, SIHHATLİ, NEŞELİ VE UZUN BİR ÖMÜR DİLİYORUM.

 

        Kendisinin bu memlekete vereceği daha çok kıymetli mesai ve başarılar olduğuna inanıyorum. Bu bilgi birikimiyle daha faydalı olması için de yapılacak ilk seçimlerde büyük millet meclisinde olmalı ve bakan olmalı diyorum.

 

Tabii bu da Çorumlunun elbirliğiyle kendisini milletvekili olarak meclise göndermesiyle mümkün olacaktır.

 

Kentimizdeki bütün yetkililer bunun için çalışmalı, mahalli gazetelerde bu işe ön ayak olmalıdırlar.

 

Sayın hemşehrimizin mecliste olmasının, bakan olmasının Türkiye’ye ve Çorum’a büyük katkıları olacaktır. Bu kıymetli hemşehrimiz kim mi?  Sayın Şükrü Kızılot.

 

                        ****                                                               ****

        Sayın Rahmi Koç bir konuşmasında, “babam Vehbi Koç, basın yayına yatırım yapmadı onun için istenen yere gelemedik. Basına yatırama girseydik çok daha iyi yerlerde olurduk” demişti.

 

Ben de kendisine diyorum ki, doğru Sayın Rahmi Bey, basın yayın işine girseydiniz muhtemelen şimdi ya hapiste olurdunuz ya da yurt dışına kaçıp mahkeme günlerini ve affedilmeyi bekliyor olurdunuz.

 

Basın ateşten bir gömlektir. Arçelik soğutan, temizleyen bir dünya markası. Rahmetlik Vehbi Koç dünyanın en iyi ekonomistlerindendi. Kendisini rahmetle anıyor, fatihalar gönderiyoruz. Bu vesileyle Sayın Vehbi Koç’a tekrardan rahmetler dilerken Rahmi Bey’e de saygılarımı sunuyorum efendim.

 

                ****                                                                                     ****

        KENAN EVREN - TAHSİN ŞAHİNKAYA

 

        21.11.2012 Çarşamba günkü mahkemede her iki orgeneralin de ifadeleri yatakta alınıyor. Biri 94 diğeri ise 89 yaşında.

 

Hani meşhur bir söz var ya, bir insanın nasıl öldüğünü görmeden, iyi yaşadı, güzel yaşadı demeyiniz diye. İhtilal çok yanlışlarıyla yaktı geçti. Binlerce insan ihtilal öncesinde ve ihtilalde öldüler. Bir sürü insanlar asıldı. Cezaevleri doldu taştı. Meclisin fesh edilmesi gibi bir hata yapıldı. Bana göre iyi danışman seçilemedi ve aksaklıklar bundan ileri geldi.

Herkesin sorduğu soruyu şimdi ben de soruyorum; ihtilalden bir gün öncesine kadar aylardır süren iç karışıklık ve her gün meydana gelen onlarca ölümler ihtilalin ertesi günü birden bire nasıl bıçak gibi kesiliverdi?

 

Ve aynı paşalar daha ihtilal öncesinde neden bu ölümleri önlemediler? İhtilali meşru göstermek için şartların olgunlaşmasını mı beklediler?

 

Bence yargılanmalıdırlar. Ölselerdi bu dünya için hesap vermekten kurtulmuş olurlardı. Ama tabii ki AHİRET HESABI öyle de olsa, böyle de olsa verilecektir. O hesap ayrı.

 

        Saygı ve sevgilerimle.