27.10.2011 Perşembe günü Sayın başbakan, iktidarı kaybetsek
bile bütün ruhsatsız ve kaçak yapıları yıkacağız diyordu. Hatta ruhsatı
olanları bile eğer sağlam değilse yıkacağız diye ekliyordu Bu çok güzel bir
haber. Bence eğer iyi organize edilirse
oy kaybettirmez kazandırır bile.
Tabii bu çok güzel bir karar ama hala deprem yönetmeliği de
tam hakkıyla yürütülmüyor. Bu ne demek oluyor? Hala Türkiye’de her yıl binlerce
çürük bina yapılıyor.
Ben depremin olduğu 23.10.2011 Pazar gününden beri bu konuyu
izliyor ve araştırıyorum. Bu süre zarfında edindiğim bazı izlenimleri sizlere
aktaracağım.
Mutlaka ama mutlaka yapılması gerekenler var yoksa hakkıyla
sağlam binalara kavuşamayacağız.
Demir eksikti, çimento eksikti lafı da artık yalama olmuş
bir kelime. O zaman siz de eksik kullandırtmayın Sayın yetkili! Rüşvet alanı
ağır cezalandır, layıkıyla yapmayanlara da gerekli cezaları veriver. Neyse biz
aşağıda görüşlerimizi ve edindiğimiz bilgileri sıralayalım.
1-Ruhsat alınırken bina sigortalanmalı. Böyle yapılırsa
ilerde bina yıkıldığı zaman parayı sigortayı yapan firma ödeyeceğinden binanın
daha sağlam ve eksiksiz yapılması için kontrollerinin de daha iyi yapılmasını
sağlayacaktır.
2-Demir ve çimento daha dikkatli incelenmeli. Betonun 25–30
gün boyunca ilk günler sabah akşam, 10. günden sonra da günde bir defa iyice
kandıra kandıra sulanması sağlanmalıdır. Bizim incelemelerimize göre sulama
kontrolü yapılıyor ama çokta iyi yapılamıyor. En mühim olan bu eksik hemen
giderilmelidir.
3-Yapı denetim sistemi 1 yıldır yapılmakta ve çokta başarılı
olmuştur. Yapı denetim sistemi bütün vilayetlerde vardır. Bunun daha etkin
çalışması sağlanmalıdır yoksa bütün emekler boşa gider.
4-Ruhsat verme ve kontrol işleri belediyelerden alınmalı ve
İMAR VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞINA VERİLMELİDİR!
5-Her türlü devlet ihaleleri fiyatı çok kıranlara katiyen
verilmemeli daha önce gücenilir iş yapmış olan vicdanlı firmalara verilmelidir.
İnsanları deprem değil bina öldürüyor sözü gerçeğin ta kendisidir.
Van’da olan depremde ve diğer depremlerde de yapılan
eksikler:
Önce şunu belirteyim ki devlet ve hükümet depremzedelere
ulaşma konusunda başarılıydı. Yalnız çadır, ekmek ve su gibi önemli
ihtiyaçların karşılanmasında bazı sıkıntılar yaşandı. a-) Çadırlar daha önce
deprem olan vilayetlerden toplanıp hemen gönderilmeli. b-) Yakın vilayet ve kazalardaki vali ve kaymakamlar
fırınları 3 vardiya çalıştırmalı ekmeği sıcağı sıcağına göndermelidir. Vatandaş
ekmek ve suyun devamlı geleceğine inandırılmalıdır. Pet şişelerdeki suyun
haricinde yüzlerce tanker su da 8–10 saatte deprem mahalline ulaştırılmalıdır.
c-) Yakın vilayetlerdeki evlerden
battaniye giyecek vs 10–15 saat sonra depremzedelere verilmiş olmalıdır.
Okullar, resmi binalar, hastaneler, oteller, spor salonları
vs.10 şiddetindeki bir depreme bile dayanıklı yapılmalıdır.
Yine her şehirde binlerce insanı barındıracak, sağlam ısınma
tertibatı olan ve içinin boş yüksekliği 225 metre olan binalar
yapılmalıdır.
Bunların yapılmasının yazması kadar kolay olmadığını bende
biliyorum ama başlamakta bitirmenin yarısıdır. Bu kararlar valilerimiz
vasıtasıyla hükümetimiz tarafından alınmalı ve yapılmalıdır.
Depremzedelere geçmiş olsun diyor ölenlere yüce Allah’tan
rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun
sevgili kardeşlerim.
Mübarek Kurban Bayramınızı tebrik ediyor hayırlara vesile
olmasını diliyorum efendim.
YAKMIYOR AĞUSTOS
GÜNEŞİ;
Yakmıyor Ağustos güneşi
Kalmadı güvenilir kişi
Biber yakmıyor ağzımızı
Kalmadı balın bile tadı
Tereyağının unutuldu adı
Aşkın adı kaldı
Kadının tadı kalmadı.
25.10.2011
Saygı ve
sevgilerimle.