Dünyadaki en zor zor şeylerden birisi kadınları anlamak. Kadınları anlamak böylesine zor olunca ve zorlanarak elde edilen her şey de daha bir kıymetli ve daha değerli olunca kadınları anlamak ta daha bir değerli oluyor tabii ki.
Şu işin inceliğine bakınız, anamızı başka severiz, kızımızı başka, ama eşimizi daha bir bambaşka duyguyla severiz.
İnsanın mutluluğu, işini, aşını, eşini sevmekle başlar. Sevginin devamı karşılıklı saygı ve karşılıklı sevmeyle gelir. Saygı sevgi olunca mutluluklar daha uzun ömürlü olur.
Sevince ölesiye seveceksin. Sevdiğini kimselerle değişmeyeceksin. Böyle başlatacak böyle bitireceksin.
Kadınsız ev harap bağa, çiçeksiz bahçeye benzer. Burcu burcu kokuludur kadın. Onun olmadığı yer de çöldür.
Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın, her başarılı kadının arkasında da bir erkek vardır.
Kadın ve erkek menteşe gibidir ikisi bir olunca tamamlanır düzen. Bu düzende sevgi vardır, saygı vardır, aşk vardır.
(Biraz önce televizyonda bir hanım sunucu diyor ki, “Her kadın, ne kadar tahsilli olursa olsun, ne kadar becerikli olursa olsun, ne kadar zengin olursa olsun, bir erkeğin korumasında, koltuğunun altında olmak ister.” Ben de diyorum ki aynı şeyleri bir erkek te kadından ister. O da her zaman yanında kadının olmasını ister. Yüce Allah canlıları dişi ve erkek olarak yaratmış ve birbirlerinin tamamlayıcısı kılmıştır. )
Aşkın hakikisi şarap gibidir üzerinden yıllar geçtikçe daha da güzelleşir, tatlanır ve kıymetlenir.
Kadınlarımıza ve onun sevgilisi erkeklerimize uzun, sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir ömür diliyorum.
Sizlere kendi yazdığım bir şiiri ve Cenap Şehabettin’in o meşhur aşk şiirini sunmak istiyorum.
Saygı ve sevgilerimle.

SİZE ANLATACAKLARIM VAR
08.12.2007

Gökte ararken yerde bulduğum
Sana anlatacaklarım var
Hayalini bile düşleyemediğim
Ellerimle sarı saçın ördüğüm
Sana söyleyeceklerim var.

Seni düşlerken hayal verdiğin
Susuz çölde serap gördüğüm
Seviyorum diye haber saldığım
Mecnun’dan beter olduğum
Sana okuyacağım şiirlerim var.

Havva anamız kadın olalı
Adem Havva’yı bulalı
Onlarda olan sırları
Dertlerine derman olan merhemi
Süreceğin yaralarım var.

Kırk sekiz yıldır koynumdasın
Bitmiyor hasret
Dağarcık doldu, taşacak
Bu dil sana neler neler anlatacak
Sana sana uzun.. uzuuuuunnn…
ANLATACAKLARIM VAR.

SENİN İÇİN
Sesin işler gibi bir şûh kanat gamlarıma
Seni dinlerken olur kalbim uçan kuşlara eş,
Gün batarken sanırım gölgeni bir başka güneş,
Sarışınlık getirir gözlerim akşamlarıma.

Doğuyor ömrüme bir yirmi sekiz yaş güneşi
Bir huş okşar gibi sen saçlarımı okşarken
Koklarım ellerini gülleri koklar gibi ben
Avucundan alırım kış günü bir yaz ateşi.

Gönlüme avdet eder her unutulmuş nisan
Ne zaman gençliğimi yolda hıraman görsem
Eskiden pembe dudaklarda dağılmış busem
Toplanır leblerime bir gece dalgın dursan.

Seni zambak gibi gördükçe açık pencerede
Gül açar bahtımın evvelki hazanlık korusu
Genç eder ufkumu hülyalarımın genç kokusu
Sorarım ak saçımın örttüğü yıllar nerede?

Cephemi varsın o solgun seneler soldursun
Yeni yıldız gibi doğdukça güzel her akşam
Gençliğin böyle benimken kocamam hiç kocamam
Ruhum, ölsem bile ben, sen yaşayan ruhumsun.
Cenap Şahabettin