Çorum FK 'Rota kupa' parolası ile başladığı sezonun 3. haftasında Sakaryaspor ile 0-0 berabere kalarak iç sahada yaşanan toplam puan kaybını 4'e çıkardı.

Daha önceki yazımda da söylemiştim.

Bir takım şampiyon olmak istiyorsa, evinde puan kaybetmemelidir!

Ancak, Çorum FK ikinci iç saha maçında yine puan kaybı yaşadı.

Ama bu puan kaybı Diyarbekirspor karşısında oynanan kötü futbol sonucunda gelen bir kayıp gibi değil.

Tamamen hakemin kurbanı oldu.

Kendine Çorum FK'yı kurban seçen hakem Alpaslan Şen, önce 34.dakikada Salih Zafer'i gereksiz ve anlamsız şekilde oyundan attı.

Bu hamlesi ile Çorum FK'nın direncini kıramayan Şen, daha sonra Burak Çalık'ın ceza sahası içerisinde düşürülmesini es geçti. Yetmedi takdir haklarını genelde Sakaryaspor'dan yana kullandı.

Son dakikalarda ise tartışmaya açık bir pozisyonda Çorum FK'nın golünü faul gerekçesi ile saymadı.

Top filelerle buluşana kadar düdük çalmaması da cabası.

'Ne şiş yansın, ne kebap' mantığı ile maçı tamamlamaya konsantre olmuş hakem maalesef skoru tayin ederek maçın önüne geçen isim oldu.

Bu açıdan bakınca taktik, maktik, kompakt futbol, alan daraltma, çizgiye inme, şut atma gibi detayları tartışmaya da gerek duymuyor insan.

O yüzden oynanan oyundan ziyade Sakaryaspor gibi bir takım karşısında Çorum FK'nın 66 dakika 10 kişi verdiği mücadele takdire şayandır.

Tribündeki kırmızı-siyah sevdalısı taraftarlar gibi, locasından ayağa fırlayarak 'Sizinle gurur duyuyorum" naraları atan Başkan Fatih Özcan gibi bende verilen mücadeleyi ayakta alkışlıyorum.

Diyarbekirspor karşısında kaybedilen 2 puanı, Ergene Velimeşe karşısında telafi eden futbolcuların, Turgutluspor karşısında da bu puan kaybını telafi edeceğini umuyorum.