Dernek binasında yapılan basın açıklamasına Dernek Başkanı Hıdır Kınıklı ve başkan yardımcısı Mustafa Çiftçi, yönetim kurulu üyeleri İrfan Delibaş ve Ali Ildırar ile emekliler katıldı.

Dernek adına basın açıklamasını okuyan başkan yardımcısı Mustafa Çiftçi, emeklilere yapılan yüzde 25 zammı yetersiz bulduklarını, ülkemizdeki 15 milyon emeklinin çok ağır şartlar altında hayatını sürdürdüğünü kaydetti.

Emeklilerin bu ülkenin yetim çocukları gibi bir kenarda bırakıldığını dile getiren Çiftçi, “Emeklilerin elde ettikleri aylık gelir, yoksulluk sınırının altında olduğu gibi açlık sınırının dahi altındadır.2023 yılı Haziran ayında 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 33.788.00 TL, açlık sınırı ise 10.373.00 TL’dir. Ülkemizde bulunan emeklilerin neredeyse tamamı yoksulluk ve açlık sınırının altında hayatta kalmaya çalışmaktadırlar” dedi.

“MİLYONLARCA EMEKLİ 7 BİN 500 LİRA MAAŞ ALMAYA DEVAM EDECEK!”

Çiftçi, çalışanlar ile emekliler arasındaki gelir makasının büyüdüğünü işaret ederek, “Asgari ücrete ve memur maaşlarına yapılan iyileştirmeler emeklilere gerektiği gibi uygulanmamıştır. Memur maaşlarına %17,55 zamma ek olarak 8 bin 77 TL tutarında da seyyanen zam uygulanmış bu suretle elde ettikleri toplam zam %86’yı bulmuştur. Asgari ücrete %34 oranında zam uygulanmıştır. Emekliye ise %25 oranında zam yapılmıştır. Memura verilen %17,55 zam bir yana tek başına seyyanen uygulanan 8 bin 77 lira tutarındaki zam bile tek başına emekli maaşından daha yüksek tutara ulaşmıştır. Kaldı ki %25 tutarında yapılan zam kök aylıkları 6 bin lira ve altında olanlara uygulanmayacak ve bu kişiler 7 bin 500 lira tutarında emekli maaşı almaya devam edeceklerdir. Bu şekilde olan emekli sayısı ülkedeki toplam emekli sayısının yarısından daha fazladır.” ifadesini kullandı.

“EMEKLİLER YOKSULLUĞA VE SEFALETE MAHKUM EDİLDİ”

Çiftçi, şöyle devam etti: “Memura ve asgari ücretliye verilen zamların oluşturacağı enflasyon da göz önüne alındığında önceki süreçlerde zaten kıt kanaat geçimini temin edebilen emekliler zaman içerisinde daha da fakirleşecek ve tabiri caizse bir lokma ekmeğe muhtaç halde yaşam mücadelesine devam edeceklerdir. Emekli maaşlarındaki yıllara dayanan erimeyi bir örnekle ifade etmek isterim. 2003 yılında en düşük emekli maaşı, asgari ücretten %47 daha fazlayken şuan en düşük emekli maaşı asgari ücretten yaklaşık %35 daha azdır. Bu suretle emekliler asgari düzeyde insanca bir yaşamdan dahi emekli edilerek, yoksulluğa ve sefalete mahkum edilmişlerdir. Bir başka örnek vermek gerekirse çalışırken 22 bin lira almakta olan bir memurun maaşı emekli olduğunda 9 bin 950 liraya düşecektir. Bu da emekli olduktan sonra, gelirinin %55 oranında eksileceği anlamına gelmektedir. Verilen bu iki örnek emeklinin içerisinde bulunduğu ekonomik çıkmazı ve gelirinde yıllara dayanan erimeyi açıkça ortaya koymaktadır.”

 Yetkililere seslenen Çiftçi, “Lütfen emeklinin içerisinde bulunduğu ekonomik çıkmazı görün. Ömrünü vatanına ve milletine vakfetmiş bu insanları hayatlarının son baharında insanca bir yaşama layık kılın. Tek arzumuz kimseye muhtaç olmadan insanca bir yaşam sürebilmektir.” ifadesine yer verdi.

Editör: NURDAN AKBAŞ