CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Adalet Yürüyüşü” demokratik bir olgunluk içinde, Maltepe’deki görkemli mitingle sonuçlandı. Öyle inanıyorum ki, Kılıçdaroğlu’nun “adalet” talebine katılan da, katılmayan da, demokrasimizin olgunluğunu göstermesi açısından bu eylemi memnuniyetle, en azından hoşgörüyle karşıladı.

Şimdi sıra, demokrasimize yönelen “azgın” darbe girişiminin, TSK içindeki cumhuriyet değerlerine bağlı askerlerin, cumhuriyetin polislerinin, tankların önüne yatma cesaretini gösteren yurtsever insanlarımızın kahramanlıkları sayesinde bertaraf edildiği 15 Temmuz’un 1. yıldönümünü, yine demokratik bir olgunluk içinde kutlamaya geldi.

Öncelikle şunu hiç hatırdan çıkarmamak gerekir ki, 15 Temmuz destanı, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, iktidarıyla-muhalefetiyle bu ülkenin tüm “milli” unsurlarının dik ve kararlı duruşları sayesinde yazılmıştır.

O kâbus gecesinde, üzerlerine bombalar yağarken, TBMM’de demokrasi nöbetini, iktidar ve muhalefet milletvekilleri birlikte tutmuşlardır. Sonraki günlerde yurdun dört bir yanında sabahlara kadar süren demokrasi nöbetlerinde, iktidar muhalifi unsurlar da, vatanperverce yerlerini almışlardır.

Bu nedenle, “ulusal iradenin ortak destanı” olan 15 Temmuz, tüm ulusun kutlu günüdür, şehitlerimizi anma zamanıdır. Dolayısıyla, 15 Temmuz’un 1. yıldönümünü kutlarken, hiç kimseyi ötekileştirmemek, bu coşkunun dışına itelememek gerekmektedir. Demokrasi inancı taşıyan hiç kimsenin de, 15 Temmuz’u “başkalarının bayramı”, “başkalarının matemi” gibi görmeye hakkı yoktur.

Kendi payıma ben, 15 Temmuz’u “demokrasi zaferi” olarak görenlerin başında geliyorum. 249 şehidimizin kanları pahasına, binlerce insanımızın fedakârlıklarıyla, o karanlık gecede, iğrenç tuzakların bozulduğunu, demokrasinin kurtarıldığını, insanlık tarihine şanlı bir sayfanın armağan edildiğini biliyorum.

Bu inançla ve içimdeki sınırsız vatan-millet sevgisiyle, demokrasi-özgürlük aşkıyla, her biri benim kardeşim olan bu ülkenin tüm insanlarına, “15 Temmuz’un 1. yıldönümü, aynı zamanda tarihi bir dönüm noktası olsun” çağrısında bulunuyorum. Ulusal birlik adına, barış ve kardeşlik adına, ortak idealler etrafında kucaklaşma adına…

15 Temmuz şehitlerimizi, saygıyla, şükranla, rahmetle anıyorum.