Bu sene ödül rekortmeni diyebileceğimiz yazarımızdan ikincisini de uğurlamış oluyoruz.
1 Mart 2015 günü Yaşar Kemal üstadın vefatı, 11 Ağustos 2015’de ise Tarık Dursun K’nın vefatı…
Ölümlerinin benzerliği gibi hayata atılışları, yazarlığa başlayışları, okulda edindikleri eğitim düzeyleri ve aldıkları ödüller konusunda benzerlikler var.
Ortaokulun üzerinde eğitim görmeden hayata atılmış, zorluklarla pişmiş, bu zorluklardan elde ettiklerini, eserleri ile topluma yansıtmışlar, daha eğitimli emsalleri arasından sıyrılıp çıkmışlar.
Benim Tarık Dursun ile yakınlığım; kendisi ile tanışmamış olmamıza rağmen, Gazete Foça’da yazıyor olmamızla başladı.
Gazete Foça’yı bilenler Tarık Dursun’un gazetenin yönetmeni, Şule Tüblek’in de “imtiyaz sahibi” olduğunu “uçurtma” isimli köşesinde kıymetli fikirlerini nasıl uçurttuğunu bilirler.
Bana gelince; Çorum nire? Tokat Turhal nire? Foça nire? Ben Turhal ve Çorum’da yazıyorum.
Efendim; Şule’nin babası Atila Tüblek’le Çorum Lisesi’nde 4 sene aynı sınıfın havasını soluduk. Atila sınıfımızda bulunan bütün arkadaşlarımız gibi, tanımamın, birlikte olmanın; büyük şans olduğu insanlardandır.
Şule benden gazeteye yazı istedi. Ben de isteği yerine getirdikten sonra gazete gelince iki önemli sürprizle karşılaştım.
Tarık Dursun gibi bir üstatla aynı gazetede yazıyordum. Diğer sürpriz de köşenin üstünde “Neşter” başlığı, yazının yanında da Şule’nin annesi Sevim Tüblek’in şiiri…
Telefon açtım:
“Şule ‘Neşter’ nerden çıktı?”
“Neşteeeer” dedi. “Yazılarınız bana göre tam neşter” dedi.
Sonradan gazetenin ilk sahifesinin alt tarafında, sıra sıra 7 yazar fotoğrafı var. Başta Tarık Dursun K. Sonra da İlhan Çenesiz, yani ben.
Ben kendimi hep amatör yazar olarak düşünmüştüm. Bu manzarayı görünce acaba profesyonelliğe terfi mi ettim? diye düşünüyor gurur duyuyordum, üstat erken veda etti. Hevesimiz kursağımızda kaldı.
*
Gazetenin bundan sonra da yayına devam etmesini isterim. Yayın devam ettiği takdirde, ilk sahifenin altındaki 7 yazarla sıcak manzaranın hiç bozulmaması, Tarık Dursun’un, “İMBAT” köşesinden gülümsemeye devam ederek eski yazılarından alıntılarla sürdürülmesi en büyük dileğimdir.
Üstada Allah’tan rahmet, ailesine ve Gazete Foça ailesine de baş sağılığı, sabır, sağlıklı, huzurlu ömür diliyorum.
En güzel günler sizlerin olsun.