Her şey ne de güzel gidiyordu... Önce Van, ardından Manavgatspor galibiyetleriyle Belediyespor tam ritmini yakaladı derken yine umulmadık bir puan kaybı… Düşme hattındaki Kütahyaspor, Çorum Belediyespor’un bu sezon ilk kez üst üste üç galibiyet almasına izin vermedi. Ne ilginç değil mi? Şampiyonluk için kurulan trilyonluk takım bu sezon hiç üst üste üç galibiyet alamadı!
Dünkü karşılaşma iki takım için de kırılma maçıydı. Çorum Belediyespor kazansa hızını alacak ve bu hızla belki de zoru başaracaktı. Ama olmadı. Bu kadar yaman çelişkilerin yaşandığı maçta olması da zordu zaten. Düşünün, evinizde oynuyorsunuz ve kazanmak zorundasınız. Kazanmak için gole ihtiyacınız var ve sahada üç stoperle oynuyorsunuz. Daha da ilginci, takımın beyni olan Emrullah sakatlanıyor, yerine orijinal orta saha oyuncusu Çağrı dururken stoper İmam oyuna giriyor. Ön liberoya geçen isim ise stoper Akın. Yani, takımın kumanda masasında bal yapmayan arı Ali Kemal ve stoper Akın var. Çok savunmacıyla oynamak demek gol yememek anlamına gelmiyor. Nitekim, Belediyespor golü üç stoperle oynadığı bölümde ve duran bir toptan yedi. Anlamıyorum ki, bu neyin korkusu. İç sahada bile üç stoperle oynamanın mantığı ne? Sonra oynadığın rakip kim? Kütahyaspor’u bile yenememenin ne gibi bir mazereti olabilir?
Hiç kimse mazeret aramasın, hakeme, sağa sola sarmasın. Belediyespor’un kazanamamasının sorumlusu kenar yönetim ve futbolculardır. Hem Gürses Hoca, hem de futbolcular çok kötü bir günlerindeydiler.
Belediyespor evinde çok önemli 2 puan kaybetmekle kalmadı, zor olan şampiyonluk şansını da kaybetti bence. Bundan sonra yapılacak tek şey, play-off potasındaki yeri korumak. Atı alan Üsküdar’ı geçti, bari başarı sayılmayan Play-Off treni kaçmasın.
