Tam işler yolunda gidiyor, aman nazar değmesin derken, en başa döndük. Hekimoğlu Trabzon maçının ilk yarısındaki, Şanlıurfaspor maçının ise genelindeki oyun, 1.Lig hesapları yapan bir takımın hedefiyle örtüşmedi, yakışmadı.

Hekimoğlu Trabzon yenilgisini normal karşıladık. Ama, Urfa’daki mağlubiyet normal değil. Hele, “ruhsuz takım” görüntüsünün mazereti olamaz!

Başkan Fatih Özcan’ın da dediği gibi, maçın başından sonuna kadar galibiyeti hak edecek bir oyun oynamadı Çorum FK. Takımın üzerine ölü toprağı serpilmiş gibiydi. İki pası bir arada yapamadılar. Mücadele etmeyen oyuncu sayısı, edenlerden kat be kat fazlaydı.

Abdulhamit ve Murat gibi hava toplarında etkili iki stopere rağmen kornerden gol yemenin şanssızlıkla bir alakası yok.

İlk yarıdaki dağınık futbol ve ruhsuz mücadeleden sonra belki devre arasında yapılacak uyarılarla ikinci yarıda takım kendine gelir dedik ama, nafile. Yine aynı görüntü vardı sahada.

Maçın genelinde, sadece Sinan’la bir kez gole yaklaştı Çorum FK. Ama Sinan net pozisyonu cömertçe harcadı.

100’ler kulübü Sinan’a yaramadı. Hekimoğlu maçında kaçırdığı goller ve maçtaki genel görüntüsü iyi değildi. Urfa’da da çok kötüydü. Ha, sezon başından beri takımı sırtlayan Sinan’ın da kötü oynayacağı maçlar elbette olacaktır. Ama keşke kırılma maçlarına denk gelmeseydi.

Sadece Sinan mı? Hayır. Birkaç oyuncu dışında herkes kötüydü. Yenilgiye kılıf olacak hiçbir şey yok. Belki Urfa da iyi oynamadı ama onlar mücadele ettiler ve kazandılar.

Maçtan sonraki yorumlara baktım da, bu şehrin genel sorununa örnek bir tablo çıkmış ortaya.

Hekimoğlu maçına kadar methiyeler düzülen takım yerden yere vuruluyor. İşte sorun bu. Ortası yok. Ya siyah, ya beyaz. Gri olmayı beceremiyoruz. Olayları hep uç noktada değerlendiriyoruz. Nasıl ki bir galibiyetle şampiyon olunmuyorsa, bir yenilgiyle de her şey bitmediğini kavrayamıyoruz.

Urfa yenilgisinden sonra her şey bitti gibi bir karamsar hava var. Ama, biten bir şey yok. Sadece kredi erken kullanıldı.

Bu yenilgi ile play-off şansı zora girdi mi? Evet girdi. Ama her şey bitmedi. Daha 5 hafta var ve rakipler de birbirleriyle oynayacak.

İsmet Hoca her fırsatta “Biz zoru seviyoruz” diyordu. İsmet Hoca, işte size “zor”. Başarın ve kahraman olun. Ama, bu takım farkı 3 puana kadar indirdikten sonra Play-Off’a kalamasa gerçekten çok yazık olur.