Demek ki, Hz. Muhammed SAV. insanlığın kurtuluş sebebidir. Ama ne yazık ki insanlık onun bu yüceliğinden bir çoğu mahrumdur. Yüce Allah devamla, “Ey Muhammed SAV. Eğer senden yüz çevirirlerse, sen de ki; Allah cc. hazretleri bana yeter. Ondan başka ilah yoktur. Ben sadece ona güvenir, ona dayanır, ona tevekkül ederim. O, arşın da sahibidir.” (Tevbe 129. Ayet)

Birçok nimetin kadir ve kıymeti insanlar tarafından tam olarak bilinseydi, bu alemde insanlar için hiçbir sıkıntı olmazdı. Bu nimetlerin başında da R.SAV. gelmektedir. İşte R.SAV.in bu üstünlüğü nedeni ile ona tüm insanlığa özellikle müminlere karşı dünyada rahmet, ahirette ise büyük şefaat yetkisi verilmiştir. Ahirette tüm müminler onun geniş şefaatinden yararlanacaklardır.

R.SAV.İN BÜYÜK ŞEFAATİ

Büyük sahabi, büyük alim ve R.SAV.in terbiyesinde 11-12 sene kalmış, elinde büyümüş olan Enes Bin Malik Hazretleri anlatıyor; Annem beni küçük çocukken 12 yaşlarındayken getirdi, R.SAV.e teslim etti. 12 sene R.SAV. beni besledi, büyüttü, evladı gibi yetiştirdi. R.SAV.in deryalar gibi engin ilminden, irfanından, terbiyesinden beni yararlandırdı. Bu ilim ve irfandan ben de ehli imana bunları aktarıyorum. Bir gün R.SAV. Ebu Eyyubel Elensariki (Eyyüp Sultan)’ın evinde kalabalık bir sahabi topluluğu ile yemek yerken, R.SAV. yemek sırasında, “Ey ümmeti ashabım. Sizlere -ümmete- müjdeler olsun Cebrail A.S. geldi, ümmetin günahkarlarına ve derecelerinin artması için rabbim bana mahşerde ümmetime şefaat yetkisi verdi ve bu şefaati şöyle sıraladı:

1-Şefaat Makamı (Makam-ı Meşhud)

R.SAV.e Miraç’ta Gabe Gavseyn Ev Edna’da verilen şefaattir ki, tüm ümmetimin affını ulu Allah’tan dilerim. Rabbim duamı kabul etti ve ümmetimi cehennem azabından bağışladı. Süleyman Çelebi hazretleri Mevlit kitabında bu şefaati şöyle anlatır:

R.SAV. Miraç’ta ulu Allah cc. hazretleri ile görüşünce ümmetin dar zamanda dünyaya geldiklerini işlerin zor olduğunu, nefis, şeytan ve dar geçim dünyası üçgeninde büyük sıkıntılar içinde yaşarken günaha, mağsiyete ve isyana düştüklerini, senin affına sığınıyorlar ve bağışlanmalarını bekliyorlar, şeklinde yüce Allah’a ümmetimin halini arzettim. Yüce Allah cc. hazretleri buyurdu ki; Süleyman Çelebi hazretlerinin Mevlit’deki dili ile şöyle:

Ey habibim nedir ol kim diledin

Bir avuç toprağa minnet eyledin

Ben sana aşıkı olucak ya kerim

Senin olmaz mı dü alem ey rahim.

Zatıma mir’at edindiğim zatını

Bile yazdım adım ile adını

Ne muradın var ise idem reva

Eylesem bir derde bin türlü deva

Mustafa dedi eya rabbirrahiym

Ey hata-pu-şuatası çok kerim

Ol zayıf ümmetlerim hali nola

Hazretine nice onlar yol bula

Gece gündüz işleri isyan kamu

Korkarım ki yerleri ola tamu (cehennem)

Ya ilahi hazretinden hacetim

Bu durur kim olan makbul ümmetim

Hak tealadan erişti bir nida

Ya Muhammed ben sana kıldım ata

Ümmetini sana verdim ey habib

Cennetimi onlara kıldım nasip.

R.SAV.in bu yakarışına karşı ulu Allah Miraç’ta Hz. Muhammed’e ümmetlerine şefaat yetkisi verdi.

(SÜRECEK)