Yüzündeki tebessümü ve insanların ufkunu açan güzel sözleriyle tanırız Gandhi'yi... İngilizlere karşı Hindistan’ın Bağımsızlık Hareketi'nin ruhani lideri olan Gandhi, 1869 tarihinde Hindistan’ın Porbandar bölgesinde dünyaya gelmiştir.

Asıl adı Mohandas Karamçand Gandhi olup, özgürlükçü insanlara ilham kaynağı olan Satyagraha felsefesinin öncüsüdür.

Bu felsefe, kötülüğe ve şiddete karşı durmayı kabul eder. Gandhi bu felsefe ile Hindistan’ı bağımsızlığına kavuşturmayı başarmıştır.

Bütün özgür dünya onu Mahatma (Yüce Ruh) Gandhi olarak bağrına basmıştır.

boyunca barış ve eşit haklar için sömürgeci İngilizlere karşı bütün dünyanın desteğini arkasına alarak sessiz protestolarla mücadele vermiş ve Hindistan’ı bağımsızlığa kavuşturmuştur. Gandi, Hindistan’da yoksulluğu azaltma, kadınlara eşit hak ve özgürlük, ayrımcılığı sona erdirme, ülkenin ekonomisini kalkındırma gibi birçok konuda başarılı çalışmalar yaparak bugünkü Hindistan’ın temellerini atmıştır.

En önemlisi de insanların hangi dilden, dinden, etnik kökenden olursa olsun eşit şekilde yaşaması gerektiğini, her insanın aynı haklara sahip olduğunu savunmuştur.

Hayatını insanlığın yararına, iyiliğe ve eşitliğe adayan Gandhi, 30 Ocak 1948 tarihinde, bir suikast sonucu hayata veda etti. Suikastı gerçekleştiren kişi, Gandhi’nin Hindistan’ı zayıflattığını düşünen, radikal bir Hindu’ydu.

Gandhi’nin cesedi Hindistan’ın geleneklerine uygun olarak yakıldıktan sonra külleri küçük kaplara konarak Hindistan’ın farklı yerlerine gönderilmiştir.

Mahatma Gandi Londra'da hukuk okurken Peters soyadlı, kötü niyetli ve kibirli bir hocası vardı. Bir gün Peters üniversite kantininde bir şeyler atıştırırken Gandi tepsisini alıp yanına oturdu. Hocası kibirli bir ifadeyle şöyle dedi:

-”Gandi, anlamıyor musun? Hiçbir zaman bir domuz ve bir kuş yan yana oturamaz.”

Gandi “Sakin olun hocam, ben uçuyorum öyleyse!” deyip bir başka masaya geçti.

Profesör Peters öğrencisinin kendisini domuz yerine koymasına çok içerledi. Bunun acısını çıkarmak amacıyla yapacağı sınavda ona bir ders vermek istedi ama Gandi soruların hepsini doğru cevapladı. Sıra can alıcı soruya gelmişti.

-“Gandi, yolda yürürken iki çanta görüyorsun, biri akıl diğeri para dolu.

Hangisini alırdın?”

Gandi hiç tereddüt etmeden şu yanıtı verdi:

-“Para olanı hocam!”

-“Ben, senin yerinde olsam diğerini alırdım. Sence de öyle olması gerekmez mi?” dedi hocası. Gandi'nin yanıtı şu oldu:

-“Herkes ihtiyacı olanı alır!”

Profesör öyle kızmıştı ki sınav kağıdına “APTAL” yazıp Gandi' ye kağıdı uzattı. Gandi bir yere oturup birkaç dakika düşündükten sonra profesöre dönüp şunları söyledi:

“Kağıda imzanızı atmışsınız, ama bana bir not vermemişsiniz!”

Eğer birinin seni incitmesine, kırmasına izin verirsen incinir ve kırılırsın!

Eğer izin vermezsen kötülük çıktığı yere geri döner!

MEZARTAŞI ESPRİLERİ (ADNAN ERSAN)

1-Sonunda ölüm var ölüm, ölün de görün. Dua etmeden geçerseniz ölümü görün.

2-Lütfen, arkamdan kapıyı kapatın ve dünyanın bütün ışıklarını söndürün.

3-Kim demiş kırmızı ışıkta geçilmez diye? Rahmetli geçerdi.

4-Ölüm kalıtsaldır. Rahmetli de annesi ve babası gibi öldü.

5-Kendine ait bir toprağı olsun isterdi, sonunda muradına erdi.

6-Doktoru hava değişimini tavsiye etmişti, dünyasını değiştirdi.

7-Allah’ın emri Peygamber’in kavli ile Azrail’e verdik.

8-Ziyaretime gelen yalancı dostlar, gece yatısına da beklerim.

9-Dünyada sığınacak bir yer bulamadı, sonunda Yaradan’a sığındı.

10-İlgi istiyordu bu arzusuna ölünce kavuştu. El üstünde taşıdılar.

11-Kendisini değiştiremeyince dünyasını değiştirdi.

12-Temel’in mezar taşı: “Hastayım, diyordum inanmıyordunuz. N’oldu şimdi?”

13-Pazarlamacının mezar taşı: “İyi fiyat verilince ruhunu Azrail’e sattı.”

14-Tiyatrocunun mezar taşı: Tanrı’nın yazıp yönettiği oyunu oynadı, sahneyi terk etti.

15-Suçu çok ağırdı. Ömür boyu dünyadan uzaklaştırılma cezası aldı.

4 Aralık 2019