KURUMSAL DAVRANIŞLARI YORUMLAMAK
Kuramsallaşma yolundaki süreçte 3 temel modelden söz ettim (Otokratik-gözetici-destekleyici) bunlardan çeşitli sonuçlar çıkarmak olasıdır şöyle ki:
•Değişim bu modellerin doğal koşuludur ve engellenemez
•İşletmelerdeki insanların davranışlarına ait bilgilerimiz artıkça kurumsal davranış modelleri de değişime uğrar
•İnsanlar hakkındaki sosyal davranışlar değişime uğradıkça kurumsallaşma modellerinin de değişimi kaçınılmazdır
•Tek bir modelin uzunca bir süre “en iyi” model olduğunu düşünmek her zaman yanıltıcı olacaktır
•Yöneticilerin modeller konusunda her zaman saplantıları ve yanılgıları olacaktır
•Yöneticilerin modellerine sıkı sıkıya bağlı olmaları ve değişen koşullar karşısında uygulamalarını değiştirmekten imtina etmeleri her zaman görülmüştür ancak bu durumdan hem çalışan hem de işverenler zarar görmüştür.
Unutulmamalıdır ki:
“KURUMSALLAŞMA İLE İLGİLİ TÜM MODELLER İNSAN GEREKSİNİMLERİ İÇİNDİR”:
•Toplumsal ihtiyaçlar artıkça bu gereksinimleri saylayacak kurumsal davranış modelleri de kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Başka bir ifade ile gelişimin önünde değişim kaçınılmaz olmaktadır.
•Kurumsal davranışın her modeli, belirli ihtiyaçları yerine getirerek kendisinden daha iyi bir modelde gerçekleşme olasılığı olan ihtiyaçları ortaya çıkarır ve bu süreç devam eder ta ki en iyi model en başarılı yönetim ve taraflar için en iyi tatmin sağlanana kadar. Böylelikle her yeni model kendinden öncekinin başarısı üzerine kurulur.
•Günümüzdeki çağdaş karmaşık kurumsal yapılarda tepe yönetimler sürekli otoriter yaklaşımlarla etkinliklerini uzun süre koruyamazlar, çünkü kurum içeresinde olup biten her şeyi bilme ve anlama imkânları yoktur. Faaliyetler için başka güç merkezleri ile iletişim ve dayanışma içeresinde olmak zorundadırlar. Ayrıca şunu da unutmamak gerekir ki günümüzde çalışanları geleneksel otoriter emirlerle güdülemek sanıldığının aksine hiç de kolay değildir.
•Yine günümüzde iş görenler daha yeni kurumsal davranış modellerinin sağladığı daha büyük oranda gereksinimlerinin karşılanabileceğini, öğrenmekte ve bunun doğal sonucu olarak beklemekte/talep etmektedir.
•İlerlemiş toplumlarda daha demokratik ve destekleyici örgüt çeşitleri kendiliğinden gerekli ve geçerli hale gelmektedir.
•Diğer taraftan bir modelin herhangi bir zaman da veya sektörde egemen olması diğer modellerin uygun olmayacağı anlamını taşımamaktadır. Yani bir ülke ve iş kolunda bir model cari olabilirken o ülkenin başka bir yöre ve iş kolunda farklı bir kurumsallaşma modeli pek ala başarı ile uygulanabilmektedir
Sonuç olarak kurumsallaşma yolunda işletmelerdeki insanları davranışları ve eğilimleri ile konjonktürler ve sosyal-kültürel değişimler duruma en uygun model için yol gösterici olacak ve ehliyetli liyakatli yönetenlerin önderliğinde başarıyı yakalamak her zaman mümkün olacaktır. Yeter ki:
“ÇAĞDAŞLIĞIN VE DEĞİŞİMİN ÖNÜNE ENGELLER BİLİNÇLİ OLARAK KONULMASIN.”