AZALAN VERİM KANUNU
İşletmelerimizin kurumsallaşma ihtiyaçlarını incelerken pozitif veya negatif unsurları bir arada görmek gerekir.
Yapılan her eylem ve işlemin artı yönleri olduğu kadar eksi yönleri de mevcuttur. Önemli olan yaratılan iş hacmi ile gelir dengesi, yatırım ile gider dengesi vb. birçok rasyonun doğru yapılanmasıdır.
Kurumsallaşma ihtiyacı olan firmalar yeterince ya da daha profesyonellerce incelenmeden kurumsal davranış alışkanlıkları edinmeye çalışırlar. Bu yöntem bir müessese olmanın ötesinde kopyalanmış davranış modellerini işletmelerine adapte etmek ve sonucunda hüsran ile biten bir süreci doğurur.
Bütün bunları gözlemleyecek iktisadi bir yasa mevcuttur.
“azalan verim kanunu”
Kurumsal davranışların olumsuz sonuçları azalan verim yasası ile gösterilebilir. Kısaca açıklamak gerekirse:
Azalan verim kanunu ekonomide olduğu gibi işletmelerin kurumsal davranışlarında da sınırlayıcı bir etmen olarak görülebilir.
Genel ekonomik kuram olarak; ekonomiye ilave girdiler eklendiğinde ilave çıktıların azalmasını açıklayan azalan verim yasası ile şu açıklanmak istenir.
-ilave edilen her bir birim girdi belirli bir noktadan sonra çıktıda azalma yaratır-
Burada sözü edilen girdi emek, sermaye, yatırım, vb. üretim araçları olabilir. Bu araçların ekonomiye katkısı başlangıçta çok doğru ve yararlı olmakla birlikte bir noktaya ulaşıldıktan sonra ne kadar ilave girdi eklense de ek çıktı elde etme olanağı kalmaz hatta bir süre sonra sıfıra ve altına düşer.
Örneğin: 10 dönümlük bir ekili alan düşünelim: bu arazide 1 işçi çalıştıran çiftçi 2.işçi istihdamı ile elde ettiği çıktıda artış olacağını hissedecek 3.işçiden itibaren bunu gözlemleyecek 4.işçi ile elde ettiklerinin daha fazla olduğunu görecektir. İşçi sayısının önce 2 kat sonra tekrar 2 kat artması ile elde ettikleri de 2 kat hatta 4 kat ilave çıktıya (bir noktaya kadar) ulaşabilmektedir.
Ancak ilave edilmeye devam edilen işçi sayısı öyle bir noktaya gelir ki son eklenecek işçi ile elde edilecek çıktıda yavaşlama görülmeye başlar ve giderek negatif sonuçlar doğurmaya eğilim gösterir. Sonunda işçilerin fazla olduğu arazide ürün ekmek, onun bakımını yapmak ve nihai ürünü elde etmek zorlaşır, üretim azalır, çürüme önlenemez ve ürün fazla olan işçilerin ayakları altında ve ellerinde hasar görmeye başlar.
Demek ki her ilave girdi ile ilave çıktı almak imkânı aşırı derecede zorlanarak ekonominin temek yasalarından olan “azalan randıman kanunu” ihlal edilmiştir
Kurumsal davranışlarda da azalan verim aynı şekilde işler. Davranışsal uygulamaların artırılması bir noktada çıktılarda azalmaya sebep olur ve sonunda sıfıra ulaşır ve daha fazla uygulama yapılmakta ısrar edilirse negatif verimlilikten başka sonuç kalmaz.
“DAHA FAZLA İYİ ŞEY YAPTIĞINI ZANNETMEK MUTLAKA İYİ ŞEY YAPMAK ANLAMINI TAŞIMAZ”
Azalan verim yasası kurumsallaşma aşamasındaki işletmelerin her davranışsal durumunda geçerli olmayabilir ancak bu durumun ( azalan verim) geçerlilik alanı çok geniştir ve genel kullanımı olduğu söylenebilir.
Kurumsallaşma aşamasındaki işletmelerin yöneticilerinin sıklıkla ilgilenmesi gereken yaygın ve hâkim davranış modellemesinde bu yasasının sonuçlarını sürekli izlemek gerekir
Örneğin, bir işletmede güvenlik konusunda aşarı dikkatli ve baskın uygulamaların olduğunu düşünelim bir noktadan sonra işletme içi girişim ve etkileşimlerin hatta iletişimin kesilmesi kaçınılmaz olacak ve bu negatif unsurlar dalga dalga artarak işletmenin tamamına yayılarak kayıplara neden olacaktır.
Sonuç olarak kurumsallaşma ve bunun için gerekli uygulamalar icra edilirken: kurumsal etkinliğin veya davranışsal ya da mekanik bir etkinliğin maksimize edilmesi şeklinde değil bunların dengeli bir biçimde tüm sistemin kabullenmesine olanak verecek özellikler halinde uygulanması gerekecektir.