ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ


KENTLEŞME ADINA CİDDİ DÖNEMEÇ

Batılılar, eski kentleri koruyorlar, restore ediyorlar ve turizmin hizmetine sunuyorlar. Modern kentleri de eski kentin yanına kuruyorlar.

Bizde ise eski kentler yıkılarak yerine yeni kentler kurulmaya çalışılıyor. Yalnızca, “kültür varlığı” olarak belirlenen yapılar yer yer restore edilip korunuyor. Çoğu da “sarı levha” çakılıp çürümeye terk ediliyor.

Bu yüzden kentlerimizde, tarihi güzelliklerle beton yığınları iç içe, yan yana bir garip çelişki oluşturuyor.

Çorum da, son zamanlarda ciddi bir ikilemi yaşamaya başladı.

Batılılar gibi eski kenti o haliyle koruma fırsatı elden kaçırıldığı için, “Hiç değilse kalan tarihi yerleri ve yanısıra doğayı koruyalım” mı denilecek, yoksa, “Gerekiyorsa, tarihi yapıları uygun yerlere taşıyalım, birebir yapalım, sınırlı ölçüde doğadan da ödün verelim, ama kenti dönüştürelim, modernleştirelim” mi?..

Doğal olarak insanların kafası karışık. Kentin geçmişini yansıtan eski dokudan ve doğadan vazgeçmek de mümkün değil, modernleşmeye karşı durmak da…

“Kentsel Dönüşüm” bu açıdan en belirleyici proje.

Kentleşme adına Çorum’un önünü açacağına inanılıyor.

Ama, tarihsel doku ne oranda korunarak gerçekleştirilebileceği de ister istemez sorgulanıyor.

TOKİ konutlarıyla Devane’de yeni bir semt oluşacak.

Arastanın konumunda ise, hukuki süreç sonuçlanmadığı için daha bir süre değişiklik olmayacağı anlaşılıyor.

Bu arada Belediye, büyük projeleri birer birer uygulamaya koyacak.

ÇORUM HABER’in hep savunduğu gibi, Çorum’u büyütmek, büyük projelerle mümkün olabilir.

O açıdan tüm Çorumlular, Başkan Külcü’nün büyük projelerinin arkasında durmalılar.

Tarihsel doku ve doğa açısından itirazı olanlar ise, Amerikalıların nikâh törenlerinde söyledikleri gibi, “ya şimdi konuşmalılar, ya da sonsuza kadar susmalılar”.

Çorumlular, ana caddelerin altyapısı ile birlikte yenilenmesi çalışmalarına, yaklaşık 10 aydır sabırla katlanıyorlar.

Uygulamaya konulacak projelerle ilgili de gerekiyorsa sıkıntılara katlanırlar.

Yeter ki, Çorum’un gelişeceğine, güzelleşeceğine, modernleşeceğine inansınlar.

Özetle, 2012 ve 2013’ün Çorum için “kentleşme” adına ciddi bir dönemeç olacağını görüyor ve yine Çorum adına umutlanıyoruz.

Belediye’nin de, bu süreçte sivil toplumdan gelecek görüş, öneri ve eleştirilere açık olduğu oranda, Çorum’un geleceğini daha doğru biçimlendirmiş olacağını hatırdan çıkarmamasını diliyoruz.

Her şey Çorum için.

 

ANLAMAYANA DAVUL-ZURNA AZ