Çorum Belediyesi, “içki” konusunda caydırıcı olmak için “mahalle baskısı” uyguluyormuş…

Yalan valla!

Öyle olsa, aynı partinin bir önceki dönem Belediye yönetimi, bütün meyhane, bar ve birahaneleri Bahabey Caddesi’ne yıkar da, şehrin bütün içicilerini bu bölgeye yönlendirir miydi?

 

Caydırıcılık mı var, yoksa teşvik mi bunda?

Hem, sosyal demokratlar rakı masasında vatan kurtarırken “malı götürmek” siyaseten daha akılcı değil mi?

*        *       *

Erbakan Hoca, Başbakan Erdoğan için “Evlâdımızdır, kardeşimizdir, iyi çocuktur, ama yanlış yola saptı. Siyonizme hizmet ediyor.” değerlendirmesini yapıyor.

TV sunucusu bayan soruyor:

“Ama, özgürlükler ve askeri vesayetten kurtulma açısından daha iyi bir noktada değil miyiz?”

“Hayır” diyor Erbakan Hoca, “Amerika’nın daha fazla etkisindeyiz. Büyük İsrail projesine daha fazla hizmet eder durumdayız.”

O’nu alıp dinlendireceğini, kendine gelip Milli Görüş’e dönme fırsatı vereceğini de özellikle belirtiyor.

Ne dersiniz?

Umudumuz Erbakan mı?

*        *       *

DP’de malûm, Tansu Çiller bekleniyor.

Sözde “merkez sağ” kendine gelecek, dengeler yerli yerine oturacak.

Daha doğrusu, “despotik” gidişe dur denilecek.

Ama, Sabahattin Önkibar, bir çuval inciri berbat etmiş. Tansu Çiller’in Başbakan Erdoğan’ı ziyaret ederek, MHP yerine Çiller’li DP’nin Meclis’e girmesi için kendisinden destek istediğini yazmış.

Kılıçdaroğlu ile CHP büyük bir atak yaparsa, AKP-DP koalisyonu kurulacakmış.

Erdoğan Cumhurbaşkanı, Çiller de Başbakan olacakmış.

Böylece 28 Şubat’ın rövanşı da alınacakmış.

Gülüyor musunuz?

Yoksa, unuttuğunuz için “Acaba mevcutlardan daha mı iyiydi?” diye aklınızdan geçirmiş olmanıza mı içerliyorsunuz?

Gülmeyin de, içerlemeyin de…

Hele de hiç şaşırmayın…

Atalarınız demez miydi, ‘bir insan 7’sinde neyse 70’inde de odur’ diye…