Konusu bakımından Çorum’la ilgili romanların Çorum ağzı üzerine yapılacak bir çalışma için önemli kaynaklar olduğunu belirtir.

Çorum ağzı üzerine veri elde edilecek önemli kaynaklardan birinin de halk ozanları olduğunu belirtir.

Kitaplarla birlikte yazarların ve halk ozanlarının adlarını da verir bu yazıda.

Halk bilimi, Çorum halk kültürü konusunda bugüne değin yapılamayanları yapma yolunda oldukça başarılı, alkışlanası yapıtlar ortaya koyan İbrahim Gösterir, bu açıklayıcı sunu yazısını şöyle sonlandırır:

“Dili halk yaratır; aydınlar, sanatçılar geliştirip güzelleştirir. Aydınların, sanatçıların halk ağzından alıp yazı diline kazandırdığı pek çok söz vardır. Ancak, bu çalışmanın amacı, derlenen sözlerin konuşma dilinde ya da yazı dilinde kullanılmasını sağlamak değildir. Olanakların elverdiği ölçüde Çorum ağzının söz dağarcığındaki zenginliği örnekli, tanıklı bir biçimde ortaya koymak, ilimiz sınırla-rı içinde söylenen sözleri dilseverlere tanıtmak, bunlar üzerinde yapılacak araştırmalara taban hazırlamaktır.

Çalışmamı Çorum’a, Çorumluya karşı gecikmiş bir görevin yerine getirilmesi olarak görüyorum. Daha iyisinin yazılmasını dileyerek araştırmacıların, dilseverlerin ilgisine sunuyorum.”

Bu kitabına yazdığı “Dördüncü Baskıya Önsöz”den de bir bölüm alıyoruz. Şöyle diyor Gösterir:

“Yazılı, sözlü kaynaklardan yaptığımız eklemelerle birlikte sözlükteki söz varlığı her baskıda önemli ölçüde artış göstermiştir. 2009 yılında yapılan ilk baskıda 10.930 olan madde başı sözcük sayısı, 2010 yılındaki ikinci baskıda 12.734'e çıkmış, 2015 yılında yapılan üçüncü baskıda ise 14.597'ye yükselmiştir. Bu baskıyla birlikte sözlükteki madde sayısının on altı bini aştığı kanısındayım…

On yılı aşkın bir süredir verdiğimiz emek, bu süreçte edindiğimiz deneyim, bu çalışmaya bitmiş gözüyle bakılmaması gerektiğini göstermiştir. Anlaşılan bu çuval daha çok tozacaktır. Sözlüğün genişlemesine katkı sunanlara, yeni baskısını yapan Çorum Belediyesi'ne, baskıda emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”

Ardından Çorum ağzının başlıca özelliklerini açıklamış ve şöyle demiş yazısının bir yerinde:

“Her yöre ağzının ayrı bir söz dağarcığı vardır. Konuşma dilinde daha çok bu sözler kullanılır. Ayrıca, tümce kuruluşunda, düşüncelerin anlatımında da kendine özgü özellikler, ayrıcalıklar bulunur. Sözgelimi, merdivene “badal”, pencereye “toplu” denmesi; “Gel oturalım” tümcesinin “Gel heeri! Ecik oturalık” biçiminde söylenmesi ağız özelliğidir…”

Bundan sonra da ünlülerle, ünsüzlerdeki ses değişimlerini örneklerle açıklamış.

Son olarak, bu sözlüğün düzenlenmesinde tutulan yolu açıklayıcı örneklerle vermiş.

Geliştirilmiş bu sözlük, baş tarafında 14 sayfa tutan takdim, sunu, önsöz ve açıklama yazıları dışında; son bölümdeki 7 sayfalık kaynakçasıyla birlikte 500 sayfa tutmaktadır.

İbrahim Gösterir’in diğer çalışmalarını bir yana koyarsak, salt bu sözlük çalışması şapka çıkarılası, alkış tutulası yoğun bir emeğin, olağanüstü bir çalışmanın ürünüdür. O, bu alanda uzman bir ekibin yapacağı çalışmayı tek başına başarmıştır.

Kendisini kültür ve sanatın evrensel güzelliğiyle selamlayıp içtenlikle kutlarken; sağlık, esenlik başarılarının sürekli olmasını dileriz. Emeğine, yüreğine, o pırıl pırıl beynine sağlık sevgili İbrahim. Daha nice başarılara…

18 Mart 2021