13-14-15 Mayıs tarihlerinde Çorum Valisi  Nurullah Çakır beyin davetlisi olarak Çorum’da yapılan “Güneş Kursunun İzinde Hitit Yolu” etkinliklerine katıldım. 
Bugüne kadar, leblebiyle ve kısır belleklerin sıkça kullandığı, “senin yaptığını Çorum’lu yapmaz” safsatasıyla anılmaktan bıkmıştım. 
İmdadımıza Çorum Valisi Sayın Nurullah Çakır’ın “Hitit Yolu” projesi yetişti. 
Bundan önce çalıştığı illerde ve özellikle Karabük’te tarihi, turizmle bütünleştiren  Vali’mizin, “Güneş Kursunun izinde Hitit Yolu” projesiyle, biz Çorum’luların mâkus talihini değiştireceğine inanıyorum.
Asırlarca Hitit hazinesini üzerinde oturduk. Hitit’lerin önemini bir türlü kavrayamadık.
Osmancık’lı bir tarihçi olarak, “Güneş Kursunun İzinde Hitit Yolu” projesini yürekten destekliyorum.
Tarihte bilinen ilk yazılı anlaşma olan Kadeş anlaşmasını  M.Ö.1269 yılında Mısır’lılarla (Hitit kralı 3. Hattuşil - Mısır Firavunu 2. Ramses) yapan Hitit’ler, ondan 3280 sene sonra da tarihte bilinen ilk Turizm Anlaşmasını Çorum Valisi Nurullah  Çakır’ın şahsında Çorum’lularla yaptılar. 
Çorum Valisi Nurullah Çakır beyin talimatıyla profesyonel rehber Ersin Demirel’in hayata geçirdiği bu proje için Çorum’a çağrılan yüzlerce sıra dışı insanla, dağcı, fotoğrafçı, gazeteci, turizmci, seyahat acentesi sahipleri, mağaracı, şair, yazar, sanatçı, tur organizatörü ve gezginle beraber Çorum  Anitta otelinde buluştuk.
İlk gün, Çorum müzesini topluca gezdikten sonra, akşam Anitta otelde verilen resepsiyonda, Çorum’lu tanınmış işadamlarıyla beraber gitaristlerin resitalini izledik. (Özellikle, dünya çapında gitarist Galina Vale muhteşemdi.) 
İkinci gün, başta Vali Nurullah Çakır, Nasuh Mahruki, Coşkun Aral, Antik Likya Yolunu hayata geçiren Cate Clow ve rehber Ersin Demirel’le beraber yaklaşık üç yüz kişi Hattuşa’ya (Boğazkale) yürüdük. Oradan Ortaköy (Şapinuva) İncesu Kanyonunu gezdik. Üçüncü gün Alacahöyük ören yeri ve müzesini gezdik. Burada proje kapsamında yapılan Uluslar arası Bisiklet yarışlarını izledik ve ödül törenine katıldık. 
Pazar öğleden sonra Çorum’a gelerek otelden ayrıldık.
Bu olağanüstü organizasyon için başta Çorum Valisi Nurullah Çakır beye, rehber Ersin Demirel’e, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ali Özüdoğru’ya, Ayşe Öge’ye, Aslıhan Kale’ye ve Mustafa Türk’e teşekkür ederim. Bizlere çok iyi bir ev sahipliği yaptılar.
Ben de Çorum’lu bir kardeşiniz olarak, bu sıra dışı insanların övgülerine tanık olmanın mutluluğunu yaşadım. Gerçekten her şey çok güzeldi.  
Bu tarihi geziyi bir köşe yazısına sığdırmak çok zor. Hele, hele, bir dörtlükte anlatmak imkansız. Ben yine de, bir dörtlükle şükran duygularımı belirtmek istiyorum.

Zamanda yolculukta Hattuşa’ya uğradık.
Güneş kursu izinde Hitit’leri aradık.
Yüzlerce sıra dışı çok güzel insanlarla,
Yeraltına inerek, Hitit’leri yaşadık…(Mehmet Özata) 

Cumhuriyet’ten bu yana Çorum’lular olarak Devlet katında doğru dürüst temsil edilemediğimiz için, Havaalanımız olmadı, Tren yolumuz  yapılmadı, önemli bir  . Devlet yatırımı alamadık.   
Bütün bu olumsuzluklara rağmen, Çorum’lu sanayici ve iş adamlarımızın olağanüstü  ticari zekâsı ve cesur hamleleriyle bugün Çorum, “Anadolu Kaplanları” olarak anılıyor. Turizm bacasız sanayidir. Bu topraklarda dünyanın sayılı uygarlıklarından birini yaşatmış olan Hitit’leri bütün dünya tanıyor. Çorum bu tarihi hazineyi turizmle bütünleştirerek, hayata geçirirse Anadolu’nun sayılı turizm merkezlerinden birisi olur.