Silah ve uyuşturucu ticaretinden devlet olanaklarının usulsüz kullanılmasına, tecavüz ve cinayetlerden siyasi partilere yönelik tehdit ve şantajlara dek birçok büyük suçun itiraf edildiğini ifade eden Aygün,  iktidar tarafından konunun üstünün kapatılmaya çalışıldığını söyledi. 
Aygün, “Kapitalist sömürü ilişkileri karanlık sokaklarda bu kirli çeteleri bizzat doğurduktan sonra büyütüp kendi işleyişine katmaktadır. Mafya ve sokak çeteleri kapitalizmin yol arkadaşıdır” diye belirtti. 
Hükümet temsilcilerinden bürokratlara, medya patronlarından çetelere uzanan ‘derin’ ilişkilerin silsile iddialar halinde ortalığa saçıldığını belirten Hıdır Aygün, “Bu durum karşısında İçişleri Bakanının derhal istifa etmesi yahut görevden alınması gerekirken yaprak kımıldamıyor! Meclis’in hızla devreye girip Araştırma Komisyonu kurması, aynı anda savcıların harekete geçmesi gerekirken hukuk yerlerde sürünüyor, herkes tek adamın ne diyeceğine bakıyor. Açıktır ki bu vahim tablo 'tek adam yönetiminin' ülkeyi ne hale getirdiğinin resmidir” değerlendirmesinde bulundu.
“KİRLİ İLİŞKİ AĞLARININ GERİSİNDE SÖMÜRÜ DÜZENİ VAR”
“Bugün Türkiye’de de bu kirli ilişki ağlarının ve suçların gerisinde sömürü düzeni vardır” diyen EMEP Merkez İlçe Başkanı Hıdır Aygün, açıklamasına şu şekilde devam etti:
“AKP-MHP koalisyonu toplumdan gördüğü destek azaldıkça bu ilişkilerin sağladığı cebri desteğe daha çok muhtaç olmuş ve sonunda bir çetecinin çektiği üç-beş videoyla sarsılacak duruma gelmiştir.”
“SEDAT PEKER'İ ÖZGÜR BIRAKTIĞINIZI UNUTMADIK”
“Konuyu yargıya taşıdığını söyleyen İçişleri Bakanı, aynı ‘yargı’nın, işlerine başka türlü geldiğinde Sedat Peker’i bir kuş kadar özgür’ bıraktığını unuttuğumuzu mu sanmaktadır? Peker’in bu noktaya gelmesi zaten yargının siyasal bir sopa haline gelmesiyle doğrudan ilgilidir. Bu haldeki bir yargı mı İçişleri Bakanı’nı soruşturacak ve adil bir karar verecektir?
“İKTİDAR HESAP VERMELİ”
“Cumhurbaşkanı konuya kısaca değinmiş ve geçiştirmeye çalışmış, bu konuda da muhalefeti suçlayacağına dair işaretler vermiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan videoları hazırlayan kişi için çete demektedir. Doğrudur. Peki, bu çeteciyi yargıdan kurtaran, emrine koruma polisleri veren, ülke içinde devlet protokolüyle gezmesini sağlayanlar kimlerdir? Bunlar hakkında bir işlem yapılmakta mıdır?
Tek adam yönetimi, konunun üstünü kapatmaya çalışmakta, belki bu krizi ittifaklarını düzenlemek için kullanmayı planlamaktadır. Ama iktidar ve suç ortakları hesap vermelidir. Bunca yaygın ve derin suçların hesabı siyaseten de hukuken de verilmelidir.”
“DEMOKRATİKLEŞME MÜCADELESİ YÜKSELTİLMELİ”
Türkiye halkı kendi başına 'fillerin tepişmesinden' bir şey çıkmayacağını bilmeli ve sonunda ezilenin yine yoksullar olduğunu hatırlamalıdır. Asıl olan demokratikleşme mücadelesini yükseltmelidir. Türkiye işçi sınıfı ekmek ve özgürlük kavgasının öncüsüdür. Özgürlüklere ekmek kadar ihtiyaç duyduğumuz açıktır. Türkiye çete içi bir kavganın taktik adımlarını izleyerek demokratikleşemez. Türkiye’yi ancak emekçilerin mücadelesi ve iktidarı temizleyebilir.” (Haber Merkezi)
 

Editör: TE Bilisim