ESKİYE RAĞBET OLSA BİT
PAZARINA NUR YAĞARDI
Bildiğim kadarıyla zaman içerisinde bit pazarına dönüşmüş. Tamircinin yolunu unutanlar gidip eskiciden eşya alır mı?
Alışkanlıkların sürekli değiştiği günümüzde bir eskici düşünün. Aslına bakarsan satamadığı ürün yok! Eski elbiseler, mobilyalar, oyuncaklar, bilgisayar parçaları. Ne arasan var. Her güzelin bir kusuru olduğu gibi onun da bir kusuru var. Satışa sunulan her şey var, ama, ne yazık ki müşteri yok. Kadı kızının kusuru olursa; bu kadarcık bir ayrıntı kusur sayılmaz.
Fotograf çekmek için Bayram Kuvaç hemşerimizden izin istiyorum. Bir dokun bin ah işit demişler. Kendini tanıttıktan sonra Sungurlu’nun Sarıcalar köyünde doğduğunu söylüyor. Yaşlılık maaşı dışında geliri yokmuş. Eski eşya sattığı yerde bulunan aracın içinde yatıp kalkıyor. Aracı ticari araç sayılıyormuş. İnanmamak elde değil. Tanıdığı biri ondan bir takım eski eşyalar almış. Parasını ödememiş; uzun sözün kısası dolandırılmış.
Dolandırıcılığı, hırsızlığı akıllılık kabul edenler için gayet normal.
Aile içinde yaşadığı sıkıntıları anlatıyor. Çocukları geçim derdinde. Anlattıklarına bakılırsa aile içinde yaşanan sorunlar nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşıyor. Miras paylaşımında kardeşleriyle anlaşmazlığa düşmüş. Maddi gücü olmadığı için avukat tutup hakkını arayamıyor. Sungurlu’ya yağan yağmurda bütün eşyaları ıslanmış.
Yaşadığı sorunlara çözüm bulamıyor. Kendisine uzanacak dost eli bekliyor. Büyüklerimiz “Elçiye zeval olmaz.” demişler. Komşularına yardım etmek isteyen birileri çıkar diye düşündüm.