“Bugün açız yine evlatlarım, diyordu peder
Bugün açız yine; lakin yarın, ümid ederim,
Sular biraz daha sakinleşir… Ne çare kader.”
Tevfik FİKRET
Ekmek parası. Ekmeğini taştan çıkarmak. Ekmeğimle oynama. Kimsenin ekmeğiyle oynama. Şimdi ekmek aslanın ağzında. Aç köpek fırın deler. Ekmek düşmanı. Ekmek efesi. (Bu deyim Ege bölgesinde çok kullanır.) Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin.
İlk aklıma gelen deyimler, atasözleri bunlar. Bilmediğim, duymadığım birbirinden güzel anlamı olan daha niceleri var! Her dilden, her renkten, her çağdan insanlar aynı derdin çözümü için çaba göstermişler. İnsanlar doğdukları yeri bırakıp karınlarını doyuracakları yerleri bulabilmek için yollara düşmüşler. Ülke sınırları onları durduracak sınır olmamış. Onların çok azı amacına ulaşabilmiş. Bir kısmı geri dönebilmiş. Sıla hasretini giderip sevdiklerine yeniden kavuşabilmiş.
Ekmek parasını kazanmak uğruna ne kadar çok çaba verilmiş. Dayanılmaz acılar bile bal tadı vermiş insanlara. Ölümcül iş kazalarının bitip tükeneceği yok. Ne yazık ki bu dayanılmaz acılar, başkaları için umut kapısı oluyor. Çalışabilecekleri işi bulabilenlerin mutluluklarına diyecek yok!
Haberlerde ara sıra yer alır. Daha doğrusu çok azı haber değeri taşır. İnsanlar çaresiz kaldıklarında böbreğini satışa çıkarır. Onların sayısı azalmaz, artar.
Söylentiler doğru ise bize çok uzak bir ülkede ekmek parası kazanmanın iki yolu varmış: Yanlış anlaşılmasın; zengin olmak, katlar, yatlar satın almak için değil. En fazla aile bireylerinin karınlarını doyuracak parayı kazanmak için. Ya savaş tüccarlarının safına katılıp gözünü kırpmadan insanları öldüreceksin. Ya da yok pahasına satmak için uyuşturucunun hammaddesini toprağa ekip hasadını yapacaksın.
Bu ülkede yıllardır savaşlar, bitip tükenmek bilmez. Ölen öldüğüyle kalır.
İnsanın inanası gelmiyor. Birileri başkalarının canını alıyor. Başka başka insanlar canını alıyor. Sayısı bilinmeyen, çok sayıda insan denilen birileri ise canını, kanını, hatta bedenini satıyor.
Çok para kazanıp zengin olmak için mi; yoksa ekmek parasını kazanmak için mi?
