Yozgatlı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Yozgatlı işinsanlarını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabulünde, “Yerelden kalkınma hamlesinin örneği Yozgat olacak” demiş, biz de bu haberi, “söyleyeceklerimizi saklı tutarak” Cumartesi günü “Çorum ve Kayseri’de işbirliği yapılabilecek firmalar belirlendi” başlığıyla “yorumsuz” vermiştik.

Çok değil iki hafta önce, 15 Ocak 2019 tarihinde 1. sayfada “Bırakın Çorum şahlansın!” manşetini kullanarak, 5. sayfamızda “Küçük olsun benim olsun” başlığıyla, Çorum’un sahipsizliğini ve Çorum’a yapılan haksızlıkları, ayrıca içimizdeki “küçük olsun benim olsun” dar görüşlülüğünü irdelemeye çalışmıştık.

Bu yazımızı bir kez daha hatırlatırken, klasik sorumuzu da belki bininci kez tekrar soracağız: “Çorum’un sahibi yok mu?”… Evet, Yozgat’ı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yozgatlı Fuat Oktay kalkındıracak; peki Çorum’u kim kalkındıracak? Daha doğru soru şu: Çorumlu’nun dişiyle-tırnağıyla başlattığı sanayileşme hamlesini sürdürebilmesi için kim elinden tutacak?

Çorum çok haksızlığa uğradı. “Anadolu Kaplanı” unvanını aldığı dönemde, “Bu Çorum çok ileri gitti” denilircesine, önüne engeller çıkarıldı, sanayileşmesi duraksatıldı. Sanayileşmenin önündeki en büyük engel, ulaşım altyapısının yetersizliğiydi. 1980’lerden beri gündemde olan “demiryolu” projesi, deyimin tam anlamıyla yılan hikâyesine döndü. Bu gidişle, iyimser tahmin, Cumhuriyet’in 110. yılına yetiştirilmesi…

“Havalimanı” öyküsü ise tam bir fecaat!..1990’larda yarım kalmış inşaatı tamamlayalım, Çorum kendi havalimanına kavuşsun, diyoruz, “60 kilometre mesafede Merzifon var ya…Biz Ankara’da da Esenboğa’ya 60 kilometre gidiyoruz” diyorlar. Üstelik bunu, kendi insanlarımız söylüyor. Oysa, Merzifon Askeri Havaalanı’nın sivil uçuşlara açılmasını “kısa vadeli bir çözüm” olarak gündeme getiren de, uğraşan da bizdik.

Sorun mesafe de değil, Çorum’un sanayileşmesini sürdürebilmesi için kendi havalimanına sahip olması şart diyoruz, kriter diye öne sürülenlerin “uydurma” olduğunu söylüyoruz, 80 bin nüfuslu kente havalimanı yapımı rantabl oluyor da, 265 bin nüfuslu Çorum söz konusu olduğunda mı “verimlilik” hesapları şaşıyor diye itiraz ediyoruz, derdimizi anlatamıyoruz.

Hatta, “Yerel yönetimleriyle, özel sektörüyle havalimanını Çorumlu kendi yapsın” diyoruz, bu defa “İşletmesini de siz yaparsanız olur” diyorlar. Otoyollar, köprüler, ulaşım altyapısı ile ilgili daha nice tesisler kâr ediyormuş gibi, devletin her işi kârlı imiş gibi, Çorum Havalimanı’nın zarar edeceği hesapları yapılıyor. Anadolu’da yaptığınız hangi havalimanı kâr ediyor ki?..Sonra, Çorum’un zarar edeceği nerden belli?

Çorum’un “sanayileşme gayretlerinden dolayı” cezalandırılmasına artık bir son verilsin! Çorumlu diyor ki: Önümüzdeki engelleri kaldırın, gereken destekleri verin, havasızlıktan boğulmak üzere olan işletmelerimizi yeniden teneffüs eder hale getirin, havalimanımızı hemen yapın, demiryolu projesini ciddi biçimde hızlandırın, Çorum başlattığı sanayileşme hamlesini sonuca ulaştırıp “sanayi kenti” olsun!

Göreceksiniz, o takdirde Çorum bölgesel kalkınmanın lokomotifi olacaktır. Komşularını da kalkındıracaktır. Çorum’u ihmal edip komşusunu ihya ederek ülke ekonomisine fayda sağlayamazsınız!.. “Boşuna gayret” örneklerini, tekrar vereceğimiz yazımızda anlatmıştık. Biz, Çorum kalkınırken komşuları da kalkınsın istiyoruz, ama kaynakları plansız, hesapsız kullanarak bunu başaramazsınız! Gerçekçi ve planlı bir “bölgesel kalkınma” için liderlik vasfını taşıyan kentin “Çorum” olduğunu artık görün!...