Ekonomik bakımdan içinde bulunduğıumuz ortam, bir “kriz” olarak ifade edilebilir mi? Elbette iktidara göre “kriz yok”, muhalefete göre “var”…Hadi biz, her ikisinin ortasında duralım ve “ekonomi sıkıntılı” diyelim.

Bu koşullarda, Çorum için öngördüğümüz, temenni ettiğimiz “büyüme” nasıl gerçekleşebilir? Çorum, bölgesinin sanayi, ticaret, eğitim, sağlık, kültür, sanat, turizm merkezi olma hedefine nasıl ulaşabilir? Yani, kendi kırsalından göç alarak yavaş yavaş büyümeyi aşıp, nitelikli ve hızlı büyümeye nasıl geçebilir?

Örneğin, geçenlerde ifade ettiğimiz gibi, 2019 yılının “Hattuşa Yılı” ilan edilmesini sağlayarak, ileri hedeflere doğru yürümeye bu noktadan başlayabilir mi? “Kadeş”ten gelen avantajını kullanarak, “barış ve kültür kenti” imajını oluşturma becerisini gösterebilir mi? Bunun için gerekli birlik ve beraberliği, Çorum ortak paydasında buluşma iradesini ortaya koyabilir mi?

Şeker fabrikalarının özelleştirilmesinden vazgeçilmesi birinci tercihimiz. Çünkü, NBŞ ve GDO’lu ürünler konusunda hepimiz büyük ürküntü içindeyiz. Ne pahasına olursa olsun, doğal pancarımızdan üretilen şekeri tüketmek istiyoruz. Ama, siyasi irade bu özelleştirmeyi mutlaka yapacaksa, Çorum Şeker Fabrikası’nı bari Çorumlular alsın, hatta Konya Torku örneği Çorum’un büyük “gıda” markası yaratılsın istedik.

Çorumluların büyük projeler için organize olmaları, dün-bugün değil, 48 yıllık gazetecilik yaşamımız boyunca dileğimiz oldu. Ne var ki, Şeker Fabrikası ile ilgili olarak da, bu gerçekleşmedi. Özcan ve Rüstem Ekmekçi kardeşlerimiz “Ekmekçioğlu Grubu” olarak ihaleye katıldılar da, Çorum’un karizmasını çizdirmediler, gururumuz oldular.

Sonuçta ihaleyi, bölgemizin insanları, Giresun kökenli Safi Ailesi’nin şirketi kazandı. Bu aşamada bile, Sayın Cumhurbaşkanı’nın “kamu yararı”nı gözeterek ihaleyi onaylamaması, ya da yargı yoluyla iptali samimi temennimiz. Ama, süreç tamamlanırsa da, tartışmaları bir yana bırakıp, Safi Holding’i yeni bir yatırımcı olarak, Çorum’un büyümesine, kalkınmasına katkıda bulunacak yeni ve güçlü bir aktör olarak bağrımıza basmalıyız.

Çorum Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesini eğer bir “kriz” gibi düşünürseniz, işte size bir “krizi fırsata dönüştürme” olanağı…Holding patronlarından Cengiz Safi’nin ihaleden sonra arkadaşımız Taner Şimşek’e söylediklerini okumuşsanız, benim gibi siz de “iyi niyetli ve samimi” olduklarına inanmışsınızdır umarım. Ve belki de Çorum’dan çıkacak büyük “gıda” markası, Safi Ailesi’nin eseri olacaktır. Neden olmasın?

Genel tabloya dönecek olursak, Çorum’un sanayileşme sürecini tamamlaması, büyümesi için havalimanına ihtiyaç var bir, hızlı tren projesinin “hızlandırılmasına” ihtiyaç var iki…Ve üçüncüsü, bırakınız dışarıdan gelecek yatırımları, Çorumlu yatırımcının bile hevesini kıran, yatırım için başka iller aramasına yolaçan olumsuz psikolojik iklimin değiştirilmesi, hepsinden daha acil bir sorun. İş dünyasındaki bu “güven bunalımı”nı mutlaka aşmak zorundayız.