Çorum’un en önemli markasının “Hitit” olduğunu, ÇORUM HABER olarak sürekli savunuyoruz.

Çorum’da Hitit’i önemsemeyenlerin, “bizden değil” diye değerlendirenlerin olduğunu da biliyoruz, ama çok yanılıyorlar.

Hitit uygarlığı, günümüzden yaklaşık 3.500 yıl önce bu topraklarda egemen olmuş, insanlık tarihine pek çok “ilk”leri armağan etmiş, gerçek manada bu toprakların bir değeridir, övüncüdür.

*

Ünlü yazar Sahrap Soysal’ın Hürriyet’in Kelebek ekinde yer alan “Hititler ve Çorum Mutfağı” başlıklı yazısını dün manşetten verdik.

Editörümüzün isabetli bir değerlendirmesiyle, “Barış, kadın-erkek eşitliği, inançlara saygı yanında, bu toprakların sahip olduğu bir büyük zenginlik daha...Hitit yemek kültürü” başlığı altında…

Gerek Çorum’dan, gerekse Çorum dışından Hitit mutfağı ile çok yakından ilgilenenler oldu. Hatta kitaplar da çıkarıldı. Ama, bu çabalar örgütlü bir tanıtım kampanyasına dönüştürülemeyince, bir süre konuşulup orada kalıyor. Kalıcılık, süreklilik kazandırılamıyor.

*

Günümüzde “gastronomi turizmi” gerçekten büyük ilgi çekiyor. İnsanlar, deniz, güneş, doğa, tarih, kültür yanında, farklı lezzetlere de ulaşmak ve damak zevklerini tatmin etmek istiyorlar. Hele de kültür turizminin bir parçası olarak “gastronomi” büyük cazibe yaratıyor.

Çorum olarak, gerçekten Anadolu’nun eşi olmayan tarih hazinelerine sahibiz.

Bunun yanı sıra, gerek Hitit mutfağından, gerekse geleneksel Çorum mutfağından, konuklarımıza sunabileceğimiz olağanüstü lezzetlerimiz var.

Çorum mutfağının tanıtım elçisi bazı kadınlarımız, televizyon ekranlarında bu lezzetlerden örnekler sunmaya çalışıyorlar.

Ama, belirttiğimiz gibi “örgütlü” ve “kurumsal” bir organizasyon gerçekleştirilemiyor.

*

Çorum’un tandır kebabı hiçbir yerde yok.

Konuklarımız, bu lezzeti başka yerlerde tatmadıklarını itiraf ediyorlar.

Ama, büyük kentlerde, özellikle 400 binin üstünde Çorumlu’nun yaşadığı Ankara’da “Çorum Tandır Kebabı” diye bir tabelaya rastlamak mümkün olmuyor.

Çorum’un yanıcı, pancarlısı (ıspanaklı pidesi), keşkeği, çatal aşı, kuru mantısı, burma baklavası…Daha nice Çorum’a özgü yemek ve tatlı…

Bunları neden büyük kentlere taşıyamıyoruz?

İnsanlarda, bunlar için Çorum’a gelme arzusunu neden uyandıramıyoruz?

“Hem Çorum’un tarihi ve doğal güzelliklerini görelim, hem de Çorum lezzetlerini tadalım” şeklinde bir cazibeyi neden yaratamıyoruz?

*

Sahrap Soysal’ın yazısıyla birlikte “Hitit Mutfağı” ve “Çorum Mutfağı” bir kez daha gündeme gelmişken, bu konunun Çorum kamuoyunda konuşulması, tartışılması ve bir şeyler yapılması gerektiğine inanıyoruz.

Pandemi sürecinden çıktığımızda, bir yıldır bunalmış olan insanların, kendilerini başka yerlere atacaklarını, yani iç turizmin olağanüstü canlanacağını görüyoruz.

Dolayısıyla, Çorum’un da bu yeni sürece kendini hazırlaması gerektiğini düşünüyoruz.