Bir eğitimci olarak ömrüm, her zaman, her yerde ve her koşulda cehaletle mücadeleyle geçti. Yarabbi, ne korkunç bir felaketmiş cehalet? Gittikçe azalacağı yerde, gittikçe çoğalıyor. Kastım, cahil insanlar değil, kastım cahil, kötü ve yobaz insanlar.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk atan insan müsveddesi kötü ve cahil insanın yüzüne bir bakın, ne demek istediğimi anlarsınız.

Onu korumakla görevli devlet büyüklerimiz bir “Geçmiş Olsun” bile diyemediler Kemal beye. “ Onun yerine “İnsan gideceği yeri bilmeli!” diyerek ahkâm kestiler.

Ben yürekten “Geçmiş olsun sayın Kılıçdaroğlu” diyorum.

Hayvanlar, eğitildiğinde ne güzel anlaşıyorlar. Hangi dinin hayvanları bunlar, inançları ne? Sanırım hayatın gerçeğini ve hakikatini ne güzel kavramışlar.

“Darısı insanların başına” diyelim.

“Kuşlar gibi uçmasını, balıklar gibi yüzmesini öğrendik ama kardeşçe yaşamayı bir türlü öğrenemedik” diyen siyah Amerika’lı Martin Luther King çok doğru söylemiş.

Bundan bin sene önce yaşamış olan meşhur Ömer Hayyam (1048-1131) o zamanki şarkın cehaletini şöyle dile getirmiş.

Ben gönlü temiz insana kurban olayım,

Gezsin başımın üstünde benim hoş tutayım,

Ham insanı al karşına söylet azıcık..

Dön gel sonra cehennem ne imiş sorayım…

Aradan bin sene geçmiş şark hâlâ cehaletin, sefaletin, anarşinin ve kargaşanın içinde debelenip duruyor.

Asırlardır tekke ve zaviyelerde çöreklenen kör cehaleti gören Atatürk 17 Aralık 1927'de Meclis’te şöyle söylemiş:

“Efendiler, biz tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil; bilakis, bu tip yapılar din ve devlet düşmanı olduğu, Selçuklu ve Osmanlı'yı bu yüzden batırdığı için yasakladık. Çok değil, yüz yıla kalmadan, eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz göreceksiniz ki bazı kişiler bazı cemaatlerle bir araya gelerek bizlerin din düşmanı olduğunu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirine düşeceklerdir. Ayrıca, unutmayın ki o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle suçlamaktan geri kalmayacaktır."

Devletin yıllardır amansızca mücadele ettiği Fetullah Gülen cemaati tehlikesi Atatürk’ün ne kadar haklı olduğunu ortaya koyuyor.

HAKEM MAFYASI

Evvelki hafta Fener maçında Galatasaray’ı perişan eden hakem mafyası bu hafta Galatasaray maçında Kayserispor’u perişan ederek denge sağlamaya çalıştı. Hakem Arda Kardeşler G.S’lı Emre Akbaba’yı atamadı, Kayserispor’un penaltısını veremedi.

Reis’in takımı Başakşehir ve gizli şampiyon adayı Beşiktaş hakemler tarafından özenle ve itinayla kollanıyor.

“Bundan sonra beş maçı alıp şampiyon olacağız” diyen Fatih Terim hiç heveslenmesin. Galatasaray’a beş maçı aldırmazlar. Bütün takımları “VAR”’la abat eden hakemlerimiz, Galatasaray’ı VAR’la berbat etmeyi çok iyi becerirler!

BAADDİN FIKRALARI

1-Allah’ın yalnızca insanlara verdiği zekâyla dünyaya hükmeden ve diğer bütün canlıları yiyerek, genetiğini değiştirerek, istediği gibi kullanarak perişan eden insanoğlu asırlardır kendi kardeşlerini yemeye devam ediyor.

2-Adam hapiste geçirdiği 12 yıldan sonra kaçmayı başararak eve geldiğinde karısı,

“Kaçış haberini dokuz saat önce TV’den duydum. Dokuz saattir neredeydin, kiminleydin ve ne halt ediyordun? diye çıkışınca, adam polisi aradı, teslim olarak hapishaneye geri döndü.

3-Zalimlerin çarkı cahillerin çalışmayan kafalarıyla döner.

4-Beyin 2.5 milyon GB kapasiteyle, 100 milyar hücreyle, 15 milyar nöronla günde 24 saat, haftada 7 gün, yılda 52 hafta durmadan çalışır, ta ki sahibi bir tarikata girene kadar…

5-Bugün Viagra’ya ve meme silikonlarına Alzheimer araştırmalarından beş kat fazla yatırım yapılmakta. Bu yüzden birkaç yıl sonra etraf dik memeli yaşlı kadınlar ve sert penisli yaşlı erkeklerle dolacak, ama onlar bunların ne işe yaradığını hatırlamayacaklar.

24 Nisan 2019