Kendisine sonsuz teşekkür ediyorum.
“Yavan Ekmek”, Bekir Baki Aksu’nun Nisan 2013 tarihinde Ankara’da Kültür Ajans Yayınları arasında çıkan ilk romanıydı. 158 sayfadan oluşan romanı yayıncısı şöyle tanıtmıştı:
“Bu roman, (...) 43 yıldır yayımlanmayı bekliyordu. 1970 yılı TRT Roman Ödülleri yarışmasında “övgüye değer” bulunmuştu.
Roman, gerçek bir hayat öyküsüdür. (Seçici kurul üyesi) Adnan Benk, 1971 yılının Mart ayında bu romanı değerlendirirken aynen şunları söylemişti.
“Gerçek bir romancı yaratılışında olan Aksu, kişilerini canlandırmayı ve yaşatmayı biliyor. (roman kahramanı) Köraslan’ın böbürlenmesi ve yavaş yavaş çökmesi çok iyi belirtilmiş.
Başarı ödülü verilmese bile, seçici kurulun bu sanatçıyı destekleyecek bir (ÖVGÜ) de bulunması bence doğru olur.
İşte size; gerçek ve tadı hiç değişmeyecek edebi bir roman örneği.”
Ben de o zaman bu kitap üzerine yazdığım tanıtım yazısının bir yerinde şöyle demiştim:
“Bekir Baki Aksu, Türkçeye egemen bir yazar. Oldukça sade, arı duru bir dil kullanmış. Gereksiz uzatmalara ve süse yer vermemiş. Romanda her şey yerli yerinde. Kitapta tek bir tümce ya da sözcük yanlışı yok diyebilirim. Romanı, çok rahat okunuyor.
Bekir Baki Aksu gerçek bir yaşamdan kurgulayıp aktardığı bir konuyu öylesine güzel bir biçimde kaleme almış ki, usta işi bir yapıt çıkarmış ortaya…”
Bekir Baki’nin ikinci kitabı ise yine Ankara’da Kültür Ajans Yayınları arasında Mayıs 2015 tarihinde çıkan “Buruk Yürek” adlı öykü kitabıdır. 72 sayfadan oluşan kitabın yayıncısı, arka kapağında bu kitabı şöyle tanıtmış:
“Bekir Baki Aksu’nun bu öyküler toplamında bir povest, dört kısa öykü bulunuyor. Türk Edebiyatında povest biçimi pek bilinmiyor. Povest öyküden uzun, romandan kısa bir türdür Yani romanla öykü arasında bir konumdadır. “Buruk Yürek” de böyle bir öyküdür…”
Bekir Baki Aksu bundan 45-50 yıl önce öğretmenliği döneminde yazdığı “Su Hırsızları” adlı üçüncü yapıtı da yine bir roman ve yine Ankara’da Kültür Ajans Yayınları tarafından Mayıs 2016 tarihinde kitaplaştırılmış. Roman, 104 sayfadır.
Kitabın editörü bu kitabı da yapıtın arka kapağında şöyle değerlendirmiş:
“Bekir Baki Aksu’nun “Su Hırsızları” adlı bu romanını; neredeyse 45 yıldır yayımlanmayı bekliyordu. Gerçi 1970 yıllarda Ankara’da Adalet Gazetesi’nde tefrika edilmişti ama romandan kimsenin haberi bile olmadı. Roman aslında, 1950-1960’lı yılların Anadolu halkını anlatıyor. Anadolu gerçeğini bu kadar yalın ve içtenlikle anlatan bir roman şimdilerde bulunmuyor. 1960-1980 yılları arasında moda olan “köy romanı” akımında bile bu denli gerçek anlatım az bulunurdu. Çünkü “Su Hırsızları” ideolojik anlayışın bir ürünü değil, yurtsever bir öğretmenin gözlemleridir.
Yaşı 90’a yaklaşan Bekir Baki Aksu’ya ve Türk edebiyatına olan saygımızın bir gereği olarak, beğenileceğini umduğumuz bu romanı Kültür Ajans olarak hayata geçirmeyi görev olarak benimsedik.”
Kitaptan kısa bir bölüm alıyoruz:
“…Boğaçlılar, günlerce tarlalarını sulayamadıklarından, sularını akması için gizliden gizliye su hırsızlığına çıkmışlardı geceleri. Belki evlerinde topu topuna iki çuval buğdayları ya var ya yoktu. Onu da kışa ulaşmadan oturup bitirivereceklerdi.
Bir damla su için kendilerini ölümün kucağına atıvermişlerdi.
Kim bilir Anadolu’nun nice köylerinde bu acıklı manzarayı yaşıyorlardı insanlar. Bazıları dünyaya yaşamak için gelirken, bazıları da yemincilerin yaptıkları gibi, “Su hırsızlığına çıkıp, bir lokma yavan ekmek için vurulup gidiyorlar, canlarını feda ediyorlardı.”
Buraya kadar yapıtlarını tanıttığımız Bekir Baki Aksu kimdir, şimdi de kendisini tanıyalım:
1928 yılında Çorum’un Çıkrık köyünde dünyaya gelir. İlkokulu köyünde tamamladıktan sonra, 1941 yılında Kastamonu Gölköy Köy Enstitüsüne girer. Okulunu, son sınıfta naklettiği Ladik Akpınar Köy Enstitüsü’nde bitirip, 1946 yılında öğretmen olur. O, Çıkrık köyünden okuyup öğretmen olan, 33 Köy Enstitülü öğretmenden biridir.
Çorum Mecitözü ilçesinin İbek köyünde dört yıl, Çorum Boğabağı köyünde on yıl Başöğretmenlik, bir yıl da Gezici Başöğretmenlik yaptıktan sonra, Sungurlu İlçesinin Sunguroğlu İlkokuluna atanır.
1972 yılında emekli olup İstanbul’a yerleşen Aksu, geçen yıllar içinde birçok kartpostal firmalarının fotoğrafçılığını üstlenerek başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere, birçok kartpostal firmasının aranan fotoğraf sanatçıları arasına girer.
Yazmaya nasıl başladığını ise kendisiyle yapılan bir söyleşi de şöyle anlatmaktadır:
“1950’li yılların ikinci yarısında eşimle birlikte Çorum’un Boğabağı köyünde öğretmeniz. 1957 seçimleri yakın. O dönemde Akşam Gazetesinde çalışan Aziz Nesin seçmen nabzını yoklamaya Çorum’a, oradan da köyümüze geldi. Bir gün okulda misafir ettik. Köyü ve bahçeyi gezdirdik. Yazmaya yatkın olduğumu öğrenince hikaye ve roman yazma denemeleri yapmamı istedi. İşte ilk hikayelerimi ve 3 romanımı orada yazdım. Romanlarım: Bir Öğretmenin Kaderi, Su Hırsızları ve Yavan Ekmek. Bir kitap toplamına ulaşacak sayıda da öykülerimden oluşmaktadır…”
Aksu, her üç yapıtında da, kılı kırk yaran bir titizlik ve özenle çalışmıştır. O, 40 yılı aşan kartpostal fotoğrafçılığında gösterdiği başarıyı yazarlıkta da göstermiştir.
Bizleri, üçüncü kitabı, yani ikinci romanı “Su Hırsızları” adlı bu özgün ve nitelikli yapıtıyla buluşturduğu için kendisini içtenlikle kutluyoruz. Yavan Ekmek romanında olduğu gibi bu romanın konusu da Çorum kırsalında geçmektedir. Süreğini getirmesi konusunda kendisine sağlık, esenlik ve başarı dolu nice yıllar diliyorum.
Tüm okurlarımıza da Bekir Baki Aksu’nun bu güzel ve özgün yapıtlarını edinip okumalarını önemle salık veriyoruz. Nice kitaplı günlere diyorum…
Eksöz:
Kitabı edinmek isteyen kitapsever kitap dostlar, Konur Sokak No: 66/7 Kızılay/ Ankara ve 0 312. 225 93 53 nolu telefonla bağlantı kurabilirler.
