Söylemesi dile kolay, altmış sekiz yıl! Bu süre içerisinde neler yapılabilir? Eğer yirmi yaşından önce evlenmişsen kırk yaşlarında torun sevebilirsin. Altmış yaşlarında torununun çocuğuyla ömrüne ömür katarsın. Yaşadığın acıların, çektiğin sıkıntıların hepsini unutursun.

Eğer okumak isterseniz yirmi beş yaşlarında tıp fakültesini bitirebilirsiniz. Hangi okulda okursanız okuyun otuz yaşına gelmeden yüksek lisans, mastır yapabilirsiniz. Dileyen bu yaşlarda iki tane fakülte bitirmiş olabilir. Altmış yaşına geldiğinde emeklilik hakkını kazanabilir. Emekli olanlar, geride kalan ömrünü hiç çalışmadan devam ettirebilir. Halk deyimiyle tuzu kuru olanlar elini sıcak sudan soğuk suya sokmadan gününü gün edebilir.

Küçük yaşlarda iş hayatına başlayanların birazcık ta şansı varsa dönmediği köşe kalmaz. Paraya para demeyecek kadar zengin olur. Karun gibi zengin olabilir.

Bu süre içinde yeni kurulmuş bir şirket, sıfırdan başlayıp dünya çapında sayılı şirketlerden biri olabilir. Sayısız çalışanı, başka şirketlerin sahibi olabilir.

Uzun süreli savaşlar, tarihte örneği az görülmüş doğal yıkıntılar yaşamış ülkeler, bütün bu sorunların üstesinden gelebilir. Devamında dünyanın ekonomik alanda sayılı güçlerinden biri olabilir. Çekilen sıkıntılar tarih sayfalarında, o yılları yaşamış insanların hafızalarında birer anı olarak kalabilir.

“Yaş otuz beş yolun yarısı eder” şiirini Cahit Sıtkı Tarancı yazmıştır. Şiir, karamsarlıklarla doludur. Şair, kendi fotograflarına bakıp bunlar benim mi diye dert yanar.

Mesleğini çok seven, ona aşık olanlar aynı meslekte kaç yıl çalışabilir? Göreve yeni başlayanlar ilk günden emeklilik hesabı yapar.  Maddi sıkıntısı olmasa bir gün önce emekli olmak isteyenlerin sayısı az değildir.

Metin ustamız, tam altmış sekiz yıldır aynı heyecanla mesleğini yapmaktadır. Mesleğinden asla bıkıp usanmamış.  Aynı özenle kalaycılık mesleğini sürdürüyor. Bakır kapların gözden düşmesi mesleğine olan ilgiyi azaltmış.  Kalaycılık mesleği de kaybolan mesleklerin arasında yerini almış.

Yıllardır büyükleriyle birlikte bakır kaplardan yemek yiyenler vardır. Onların sayısı her geçen gün azalmaktadır. Onların arasında ömrü boyunca bir kez bile doktora gitmeyenler vardır. İğne ilaç nedir bilmeden sağlıklı olarak ömürlerini sürdürdüler.  Bizleri sağlıklı büyütebilmek için ellerinden gelen çabayı gösterdiler.

Metin Tokka ustamızın elli beş yaşlarında evladı var. Oğlu emekli olmuş; o mesleğini bırakamamış. Yıllarca özenle çalışıp ailesinin geçimini sağlamış. Unu eleyip eleğini asacağı yerde mesleğini sürdürüyor. Onu tanıyanlar bakır kaplarını alıp kapısını çalıyor.

Bilen bilir; eski dostlar, eski dostluklar asla unutulmaz.  Eski dostlar kardeşten daha yakındır. Gelen bir selamın, eski bir dostun değeri dünya servetiyle ölçülmez.