1 Haziran 2015 gecesi, Berat Kandil’ini idrak ettik. Cenab-ı Allah tekrarını nasip etsin.
Ben İstanbul’daydım. Çorum’daki yakınlarımız TRT 1’de Ulu Cami’de okunacak mevlidin yayınlanacağını bildirdiler. Bize de tanıdık hangi hemşerilerimiz; hoca ve hafız efendiler çıkacak diye koltuğumuza oturduk ve televizyonumuzu açtık. Mevlit bitti. Dualandı. Tek tanıdık yüze rastlamadık.
Bu kadar ayıplı bir olay düşünülemez.
ÖNCE TRT 1 KADROSUNU AYIPLAYALIM
Kocaman Çorum ilinde hiç hoca, hafız yokmuşçasına dışardan getirilenlerle mevlit okunması, duanın dahi ithal hoca efendiyle yaptırılması ayıp ötesi bir olaydı. O ilin Diyanet kadrosunu dışlamak anlamına gelir ki; manasız bir ayıptır.
ULUCAMİ İMAM VE KADROSUNU AYIPLADIM
Sayın hocam senin camin yolgeçen hanı mı?
Niye camine, kadrona, ilçeler dahil keza Çorum hoca ve hafızlarınızla kendi mekânınızda program yapmıyorsunuz? Dışarıdan gelen hiç fevkaladeliği olmayan kadrolara makamını teslim ediyorsun.
ÇORUM İL MÜFTÜSÜ’NÜ AYIPLADIM
Türkiye’nin gelişmiş, oldukça büyük sayılacak ilimizde imam, hoca, hafız kadrosunu hiçe sayan bir tutumu nasıl onaylıyorsunuz veya göz yumuyorsunuz?
Son derece kızgınım. Aynı zamanda bir çeşit utanç yaşıyorum. “Benim şehrim bu kadar mı yeteneksiz Diyanet kadrosuna sahip?” diye düşünüyor, üzülüyorum.
İşin kötü tarafı telafisi olmayan bir yanlış işlenmiştir. Dolayısıyla yazımızın da faydası olmayacak gibi, ama yine de iki faydası olabilir.
• Bundan sonra TV kanallarında bu kadar kaba bir yanlışı işleyemezler.
• İmam Efendiler de camilerine sahip çıkıp, makamlarını da gereksiz yere başkalarına peşkeş çekmezler.
En güzel günler sizlerin olsun.