İnsanoğlunun 32 dişi varken zamanın değirmeni 48 dişli.

O yüzden obezdir insanlar.

Öğütür de öğütür zaman

İri, ufak, sert, yumuşak demez.

Zaman öldürmeyi pek sever insanlar… Otururlar cami avlusuna, çoğu zaman da kahveye.

Ucuzdur cami avlusu, ters giydirir abayı çoğuna.

Simit dersen parayla, ekmek ucuz ama yine az da olsa para ister.

Zaman her şeyi halleder sözü doğruların en doğrusudur.

Ekmek elden su gölden yan gel yat. Yan gelip yat ama kimse vermez beş para.

***

Çayın anavatanı Seylan,  yuvası kahveler, orda içilir en güzel çaylar. 

Erzurum’da derler çayın iyisi, doğru değil orda ancak çok içilir.

Sapsarı açık çay, koyu kahve kahvecinin baş tacı. Yorgun ilacıdır cezvede pişen kahve, o kahvenin başkadır tadı.

***

Sürmelidir leblebi, Çorum’dur onun vatanı.  Mide ilacıdır leblebi. Ama onu kararınca yemeli.

Leblebiyi anlat anlat bitmez çok değerlidir. Zayi edilmez. Kaymak ve bal, ah biraz ucuz olsa! Nedir bu hal?

Yediden yetmişe yer leblebiyi insanoğlu, dişi olmayan döver havanda leblebiyi.

Leblebi unundan tel tel çekilir. Yamandır tadı ancak o zaman fark edilir.

Farka fark katmış leblebi ustaları. Fakat söyledik ya biraz pahalı.

Zaman değirmeni onun fiyatını da öğüttü.

İyi ‘nohut’u büyüttü.

Nohut tarlada yeşil, kuruyunca sarı,

onu leblebici zamanında almalı.

Ekin tarlalara bolca nohutu

Unutmayın leblebinin anavatanı Çorum’u.

Saygı ve sevgilerimle.