Büyük umutlarla başlayan 2016-2017 sezonunun son 12 haftasına girildi. Bu süreçte Çorum Belediye 11 maç oynayacak. Telafilerin neredeyse imkânsız olduğu bu kritik periyotta Çorum Belediyespor’un artık fırsatları tepmeyi bırakıp değerlendirmesi lazım. Yoksa, sezon büyük bir fiyaskoyla biter.
Çorum Belediye sezon başından beri öyle basit puanlar kaybetti ki, ligin üzerinde dediğimiz kalitedeki (ilk yarı kadrosu) takıma hiç yakışmadı. Tabi, bunun birçok nedenleri var. Ha bu hafta, ha gelecek hafta derken bir de baktık ki tam 25 hafta geride kalmış ve maalesef değişen bir şey olmamış. Kalan 11 maçta bir şeyler değişir mi bilemem ama değişmek zorunda olduğunu düşünüyorum. Çünkü bunca emek, bunca umut, bunca para boşa giderse bunun vebali ve faturası çok ağır olur. Bu yüzdendir ki, artık ilgili olan herkes kendine çeki düzen vermek zorundadır.
Açıklamalardan, Çorum’da bir kenetlenme ve takıma destek olunmadığını anlıyoruz. Oysa Çorum halkı bu güne kadar üzerine düşeni yaptı. En kötü dönemde bile seyirci sayısı 2 binin altına düşmedi. Çorum gibi bir şehir için 2 bin seyirci elbette çok değil ama mesele Çorum halkının kenetlenmemesi değil, mesele kulübün ve takımın sorunlar yumağına dönmesidir. Takım iyi sonuçlar aldığında tribünlerin dolduğuna birçok kez şahit olduk. Yani demem o ki, Çorum üzerine düşeni yapıyor. Yapması gerekenler teknik heyet ve futbolculardır. Çünkü top artık onlarda. Yönetimi saymıyorum bile. Belediye Başkanı’nın sadece birkaç kişiye yetki verdiği bir kulüpte yönetimden bahsetmenin doğru bir yaklaşım olmayacağını düşünüyorum.
Gelin, kalan 11 maç öncesinde her şeyi bir tarafa bırakalım ve yarınki Van Büyükşehir Belediye maçıyla birlikte yeni bir sayfa açalım. Tüm sorunları sezon bitiminde masaya yatırmak kaydıyla şimdilik rafa kaldıralım. Bunu Çorum’un iyiliği, Belediyespor’un geleceği için yapalım. Ligin boyu kısalıyor ve bu fırsatlar bir daha ele geçmez.
Belediyespor’un takım kalitesi son gönderilen futbolcularla birlikte biraz daha düşmüştü ancak buna rağmen hala zoru başarabilecek güce sahip.
