Doğduğunda ailesi tarafından bir çöplüğe atılarak terkedilmiş ve Ç.E.K’de yani Çocuk Esirgeme Kurumunda büyümüş yetişmiş olan, ŞEHİT komando uzman çavuş. MURAT AKMAN, ailesi olmadığı için tüm TÜRKİYE’ye yazdığı bu mektupla tarihe adeta not düşmüş.

Murat Akman 18 yaşına geldiğinde evi ÇEK’dan ayrılmış.

Ancak Ç.E.K. ile bağlantısını hiç koparmamış ve oradaki çocuklara yardımcı olabilmek için elinden geleni yapmış.

Askerlik görevini komando olarak yerine getirirken devletin kendisine bağladığı maaşı çocukların ihtiyaçları için Ç.E.K.’na göndermiş.

Çıktıkları operasyonlarda hayati tehlikesi olması sebebiyle son mektubu olabileceğini düşündüğü bir mektubunu birlikte büyüdüğü bir arkadaşına ulaştırılmak üzere bir asker arkadaşına emanet etmiş.

Murat Akman ŞEHİT olunca, mektubunu teslim ettiği arkadaşı, ÇEK’de Murat’la birlikte büyüyen arkadaşına ulaştırmış.

Mektup bu arkadaşı tarafından Murat Akman'ın vasiyeti üzerine bir yayın kuruluşuna belirli bir meblağ karşılığı ve bu karşılığın tamamının da Çocuk Esirgeme Kurumuna bağışlanması şartıyla devredilmiş.

İŞTE TÜM TÜRKİYE’YE YAZILAN ŞEHİDİMİZİN MEKTUBU

“Bu yazı bir komando uzman çavuş mektubudur ve siz bu mektubu gazeteden okuyorsanız ölmüşüm demektir.

Bir ailem olsaydı bu mektubu onlara yollamak isterdim ama yok.

Size koğuştaki ranzamdan yazıyorum. şu an etrafımda Adana,Ağrı, Sivas, Edirne, Diyarbakır, Ankara, Antalya, İzmir, Urfa, Trabzon... Türkiye’nin dört bir yanından birbirini tanımayan ama birbirlerinin canını korumaya yemin etmiş bir sürü asker var.

Birazdan operasyona gideceğiz, tek dileğimiz kayıp vermeden geri gelmek.

İlerde ölürsem eğer diye bir mektup yazmak çok zor, aklına getirmek istemez ya insan ölümü, hani her zaman bir umut vardır ya. askerliğim bittikten sonra yırtıp atacaktım bu mektubu ama şu an okuyorsanız yırtamadım demektir, zaten pek de kalem tutmaz elim.,

Silah tutmayı daha iyi bilirim, sizi korumam için siz öğrettiniz silah tutmayı.

Tuhaf olan siz bu mektubu okurken ben neden öldüğümü bile bilmiyor olacağım, ya bir mayına bastım ya da yediğim bir kaç kurşun,

BİLENİNİZ VAR MI BEN NASIL ÖLDÜM?

Kışlada her televizyona bakışımda birbirinizi öldürdüğünüzü, birbirinizin canını yaktığınızı gördüm. Müziğin sesini çok açtı diye komşusunu vuranlar, gücü kadına yetenler, cebindeki on lirası için adam vuranlar, kız arkadaşına baktı diye alayını bıçaklayanlar,

Bileniniz var mı BEN KİMİ KORUMAK İÇİN ÖLDÜM???

Eti az pişti diye garsona çıkışan şahıs, sen rahat uyu diye kurşunlar başımın üstünden geçerken ben dağda her bulduğumu kesip yedim.

Arabasını solladılar diye levyesini kapıp arabadan inen maganda, beni bir çöp bidonuna atıp giden anam; söylesenize BEN KİMİN İÇİN ÖLDÜM?

Yetimhanede ve askerde en güzel şeyin ekmeğini bölmek olduğunu öğrendik biz, peki size neyi bölmeyi öğrettiler?

Daha ne deyim ki bilemedim, umarım bu yazdıklarım, unuttuğumuz onca değeri hatırlamaya vesile, vicdanı sızlayan birilerine tavsiye olur,

Ben sizi önce ALLAH’a sonra birbirinize emanet ediyorum,ben sizden razı oldum ALLAH da sizden razı olsun.

Komando uzman çavuş. MURAT AKMAN

Sosyal medyada rastladığım bu yazı (ALINTIDIR) çok beğendiğim ve tavsiye değeri gördüğüm için paylaşmak istedim.

Sevgilerimle.