OSMANLI PADİŞAHI 3. SELİM’İN FERMANI
Osmanlı Padişahı 3.
Selim’in 1791 yılında Kadılara, Yeniçeri Ağasına ve Terzibaşına gönderdiği
yasak fermanı.
“Kadın
taifesinin sokaklarda ve pazarlarda iştah çekici tavırlarla dolaşmaları
yasaktır. İngiliz şalı çuha gayet ince olduğundan o çuhadan ferace giyen
kadınların esvapları dışarıdan görünüyor. Kadınların İngiliz kumaşından ferace
kestirmeleri yasaklanmıştı. Engürü (Ankara) feracesi de yasaklanmıştı.
Bu
arada bazı hayasızların yine Engürü kumaşından ferace kestirdiklerini ve
giydiklerini işittik ve gördük. Yasağımızın dikkat ve şiddetle uygulanmasını ve
terzilerin Engürü kumaşından ferace kesip dikmemelerini tekrar emrediyorum.
Bu
yasağımızı dinlemeyen terzi yakalanırsa, aman vermeyip dükkanının kapısına
asılacaktır.”
Kadınlarımız
yatıp kalkıp Atatürk’e dua etsinler. Büyük şehirlerde, özellikle aptal
dizilerle erkeklerin önüne geçtiler ama kırsal kesimde zorlu bir mücadele
veriyorlar.
Okuma
yazma ve gelişim özürlü erkek taifesi kadınlarımızı bu yüzden kırıp duruyor.
FRANZ LIZST
İSTANBUL’DA
1847
yılında İstanbul’a gelen ünlü besteci Franz Lizst kendisi de sanata çok meraklı
olan Sultan Abdülmecit’in huzurunda piyano çalmış ve Donizetti Paşa’nın
(Giuseeppe Donizetti) bestelediği MECİDİYE MARŞI’nı seslendirmiş. Donizetti
Paşa’nın Abdülmecid’in babası 2. Mahmut için bestelediği “MAHMUDİYE MARŞI”
On
bir yıl, Sultan Abdülmecid için bestelediği MECİDİYE MARŞI’ da (1839) tam yirmi
iki yıl boyunca Osmanlı Devletinin ulusal marşı olarak çalınmıştır.
Kaynak
: “Tarihimizdeki Garip olaylar” Sabri Kaliç,
Maya kitap
İSTANBUL’DAKİ
ÇORUM’LULAR BAĞCILAR’DA BULUŞTU
21
Eylül Cuma gecesi, Bağcılar Belediyesi 7 Bölge, 7 Renk Kültür Sanat Festivali
çerçevesinde Bağcılar Ramazan çadırında “Çorum Gecesi” yapıldı.
Çorum
gecesini ÇESİAD (Çorum Eğitimci Sanayici ve İş Adamları Dayanışma Derneği)
Başkanı Mehmet Yıldırım ve yönetim kurulu üyesi Sungurlu Arifegazili Derneği
Başkanı meşhur Sururi Onan kardeşimiz organize etti.
Yaklaşık
üç yüz Çorum’lu hemşehrimizin katıldığı gecede açış konuşmasını Çesiad Başkanı
Mehmet Yıldırım yaptı. Ardından şehitlerimiz için Kur’an okundu.
Daha
sonra uduyla sahne alan Çorum’lu sanatçı kardeşimiz Cemalettin Kurdoğlu “Uyan
ey gözlerim uykudan uyan, Ben yürürüm yane yane” şarkılarını okudu.
Geçenlerde
kaybettiğimiz büyük şair Abdürrahim Karakoç’un çok sevdiğim ;
Bana Mevlana'yı, Yunus'u verin, / Mecnun'u,
Leyla'yı size bıraktım.
Kırk yıldır susuzum, bir tas su verin, / Irmağı, deryayı size bıraktım…
adlı şiirini okuduktan
sonra bütün
seyircilerle beraber ;
Havada bulut yok bu
ne dumandır,/ Mahlede ölüm yok bu ne figandır ?
adlı
türküyü okuyarak bütün Çorum’luların gönül tellerini titretti.
Çok
sevdiğim ve sanatını çok takdir ettiğim Cemalettin Kurdoğlu yaptığı televizyon
programlarıyla Türkiye’nin çok meşhur bir sanatçısı oldu. Kendisini kutluyorum.
“BOZKIRIN TEZENESİ”
NEŞET ERTAŞ ALLAH’A YÜRÜMÜŞ
Türk
halk müziği sanatçısı, UNESCO’nun yaşayan insan hazinesi ilan ettiği “Bozkırın
Tezenesi“ Neşet Ertaş’ı, “büyük ustam” dediği Aşık Veysel’in çok sevdiğim şu
güzel dörtlüğüyle rahmetle anıyorum.
Aslıma karışıp toprak olunca,
Çiçek olur mezarımı
süslerim.
Dağlar yeşil giyer,
bulutlar ağlar,
Gökyüzünde dalgalanır
seslerim…(Aşık Veysel)
26
EYLÜL 2012